İçişleri Bakanlığı: Soy durumları Milli Eğitim Bakanlığına veriliyor

İçişleri Bakanlığı, gazetemizin manşetine taşıdığı soy kodu uygulaması ile ilgili bir açıklama yaptı. Soy kodu uygulamasının var olduğunun itiraf edildiği açıklamada, “Osmanlı Dönemi nüfus kayıtlarında yer alan milliyet veya ırk ifade eden bilgilerden yararlanılarak vatandaşlarımızın soy durumu Milli Eğitim Bakanlığı’na verilmektedir” denildi.

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, nüfus kütüklerinde ırk, soy ve mezhep gibi ifade ve terimlere yer verilmediği belirtilerek, “Osmanlı Dönemine ait nüfus kütüklerinde milliyet veya ırk ifade eden bilgilerden yararlanılarak azınlık vatandaşlarının Soy Durumları Milli Eğitim Bakanlığı’na verilmektedir” denildi.

Açıklama şöyle;

Nüfus aile kütüklerinde bulunması gereken bilgiler 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 7. Maddesinde sayılmış olup nüfus kütüklerinde ırk, soy mezhep gibi ifade ve terimlere yer verilmemektedir.

5490 sayılı Kanunun 7 ve 35. Maddelerine istinaden aile kütüklerinde kişinin talebine bağlı olarak semavi dinlerden Müslümanlık, Hristiyanlık ve Musevilik, ayrıca diğer dinlerden Hinduizm, Konfiçyanizim, Budizm, Teoizm ve Zerdüşt din olarak kaydedilmektedir.

Lozan Antlaşmasının 38-54 arasındaki maddeleri, Türkiye’de yaşayan azınlıkların haklarını düzenlemiştir. Bu antlaşmanın özellikle 40-41. maddelerinin (okul kaydı) uygulaması amacıyla, Milli Eğitim Bakanlığı’nın talebi üzerine, eski Nüfus Kütüklerinde (Osmanlı Dönemi) yer alan milliyet veya ırk ifade eden bilgilerden yararlanarak azınlık vatandaşlarımızın Soy Durumları Milli Eğitim Bakanlığı’na verilmektedir.

Lozan Antlaşmasına göre, faaliyetleri kabul edilen okullarda, sadece kendi azınlıklarına mensup Türkiye Cumhuriyeti uyruklu öğrenciler okuyabilmekte ve azınlığa mensubiyet ise ancak Nüfus Müdürlüklerinden verilen ve kişinin soy durumunu gösteren belge ile ispatlanmaktadır.

Açıklama bekleyen sorular:

İçişleri Bakanlığı’nın Agos’a gönderdiği açıklamaya karşın soy kodu uygulamasıyla ilgili olarak bazı sorular hala yanıtsız durumda:

* İçişleri Bakanlığı, Osmanlı dönemi belgelerinden yararlanılarak, soy durumlarının Milli Eğitim Bakanlığı’na verilmekte olduğunu açıkladı. Toplanan veriler, Milli Eğitim yetkililerinin açıkladığı gibi 1, 2, 3 olarak mı kodlanmakta? Bu kodlar neden “gizli” tutuluyor?  

* Azınlık vatandaşların ırk ve milliyet bilgileri hazır bir veri tabanında kayıtlı mı, yoksa başvuru sonrasında mı araştırma yapılmakta?

* Nüfus kayıtlarında yer alan bu bilgilerin sadece Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanıldığı bilgisi şüpheli değil mi? Bu kayıtların kullanıldığı her türlü işlemde, Emniyet, Tapu, Yargı, İstihbarat gibi alanlarda da bu bilgiler kullanılmakta mı?

* Bu bilgilere Emniyet Müdürlüğü, MİT, Jandarma İstihbarat kurumları tarafından ulaşılabilmekte mi?

* Mahkemeler bu bilgilere ulaşabilmekte mi?

* Ermeni, Rum ve Yahudiler dışındaki gayrimüslim azınlıklar olan Süryaniler, Yezidiler ve Asuriler ile ilgili bu kayıtlar tutulmakta mı?  

• Gayrimüslim olmayan azınlıklarla ilgili olarak da soy kodu uygulaması var mı?

* Bilgiler her nüfus memurunun ulaşabildiği açık bilgiler mi, yoksa özel bir gizlilik kararı var mı?

* Azınlık vatandaşları ile ilgili ırk ve milliyet içeren soy durumları dışında kayıt altında tutulan başka veriler var mı?

* Lozan Antlaşmasının açıklamada adı geçen maddelerinde, soy bilgilerinin tutulması gerektiğine dair bir ibare bulunmamakta. Hangi yasa veya kararnameye dayanarak böyle bir uygulama yapılmakta?

* Üçüncü, dördüncü kuşaktan Müslümanlaşmış gayrimüslimler, örneğin büyükbabası ve büyükannesi Müslüman olmuş bir kişinin nüfus kütüğü kaydında soy kodunun yer alıyor olmasının anlamı nedir? 

Kategoriler

Genel