‘Öteki Londra’nın hikâyesi

21. yüzyılın en önemli kadın yazarlarından biri kabul edilen, ‘İnci Gibi Dişler’le rüştünü ispatlayan Zadie Smith’in son romanı ‘NW Londra’ Türkçeye çevrildi. Smith’in ‘olgunluk eserim’ dediği kitap, birçok açıdan yazarın diğer kitaplarından farklılıklar içermekle birlikte hem Zadie Smith hem de okurları için yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.

ÖZGE ATASEL

21. yüzyılın en önemli kadın yazarlarından biri kabul edilen, ‘İnci Gibi Dişler’le rüştünü ispatlayan  Zadie Smith’in son romanı ‘NW Londra’ Türkçeye çevrildi. Smith’in ‘olgunluk eserim’ dediği kitap, birçok açıdan yazarın diğer kitaplarından farklılıklar içermekle birlikte hem Zadie Smith hem de okurları için yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.
 
Hayatları kesişen dört kentli karakter
 
Roman, Londra’nın NW (North Western- Kuzey Batı) olarak adlandırılan, duymaya alıştığımız, belki de özellikle bize duyurulmak istenen, kent-li, modern, konformist Londra hayatından çok başka hayatların yaşandığı bir bölgede geçiyor. Daha çok bir ‘kenar mahalle’ olarak tanımlayabileceğimiz bu bölgede yaşayan ve bir noktada hayatları kesişen dört kentli karakter romanın ana kemiğini oluşturuyor. 
 
Önceki romanlarında daha çok erkek karakterler üzerinden derdini anlatma yolunu seçen Smith, bu romanda kadın karakterlere ve  kentli bir kadın olmanın yol açtığı açmazlara dikkat çekiyor. Dolayısıyla şehir ve mesafe romanın diğer bel kemikleri. Smith, mesafenin esasında ne olduğu sorusundan yola çıkarak, ölçülebilen mesafelerin değil de, geçmişle ve benlikle kurulan mesafelerin asıl mesele olduğunu iddia ediyor. Tabii romanın sayfaları ilerledikçe, okur da kendi hayatına ve yarattığı mesafelere bakarken bulabiliyor kendini. Mesafeye ek olarak, karakterlerin var olma ve yükselme, toplumda statü kazanma da diyebiliriz buna, çabaları romana yön veren bir diğer faktör. 
 
Romanın dört ana karakteri olan ve dört farklı bölümde ayrı ayrı hikayeleri anlatılan Felix, Keshia, Nathan ve Leah hep kendileriyle dertleri olan, hırslarını yenmeye çalışan ve yine aynı ‘kabul görme’ batağına saplanan karakterler. Örneğin, Natalie avukatlık yapmaya başlayınca Keshia olan adını değiştiriyor ve Natalie oluyor, işini her şeyin üzerinde tutma dürtüsünü ise hiçbir zaman değiştiremiyor. Roman boyunca hep karakterlerin hayatlarından kısa kesitlere rastlıyoruz, kitap boyunca hiç kimsenin hayatında dönüm noktası diyebileceğimiz olaylar olmuyor, daha çok karakterlerin ara ara içlerine yaptıkları yolculuklara ve yakın çevreleriyle olan ilişkilerine bakıyoruz Simth ile birlikte… 
 
Deneysel bir roman 
 
İnsanın okurken gelecek sayfada ne olacağını merak etmediği bir kitap ‘NW Londra’. Fakat okurken ara ara durup hem kendi hayatımızda yarattığımız mesafelere hem de var olabilmek için aşmamız gereken engellere daha net bir şekilde bakmamızı sağlayan bir kitap aynı zamanda. Smith’in “deneysel bir roman yazmaya çalıştım ve uzun süre hep hatalarla ilerledi” dediği romanı, bugünlerde hızlıca okunup biten rakiplerine karşı güçlü bir alternatif olacak türden.

Kategoriler

Kitap ԳԻՐՔ