DOSYA
Emel Kurma: Devam edeceğiz, seni yad ederek
Helsinki Yurttaşlar Derneği/Emel Kurma: Haysiyet, barış, medeniyet ve nezaket kendi hayatının üslubu, karakteri ve hakikatiydi. Gülüşüne bir bakmak, ailesine ve yakınlarına, onu yad edenlerin aktardıklarına kulak vermek kafi.
Orhan Gazi Ertekin: Postmodern bir cinayetin anatomisi
Demokrat Yargı Başkanı Orhan Gazi Ertekin: aha üniversitedeyken devletin baskılarına karşı yapılan protesto eylemlerine katılmış ve Hanefi Avcı tarafından sorgulanmıştı. Avcı’nın “Simon bir günde konuştu. Sen hâlâ konuşmuyorsun!” diyerek nasıl öfkelendiğini anlatmıştı; biraz hüzün, biraz gururla. Avcı’nın işkencede kullanmadığı yöntem kalmamış, ama Tahir’in direnci kırılamamıştı.
Ara Sarafian: Cesur ve kibardı
Gomidas Enstitüsü Başkanı Ara Sarafian: Cesur ve kibar birisiydi. Adalet için ayağa kalkan iyi bir dosttu.
Sezgin Tanrıkulu: Hak savunucuları geleneğinin çocuğu
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu: Suç mahalli öyle bir hale getirildi ki, o mekândan kullanılabilecek delil bulmak mümkün olmayacak. İşte, bu kasten, Tahir’i faili meçhule dönüştürmek için yapıldı.
Şebnem Korur Fincancı: Tahir’in gözlerindeki gerçeğin ışığı
TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı: Silah seslerinin olduğu bir yerde hak ihlallerinin de olacağı öngörüsüyle dimdik ayakta iken, kendisinden önce insanlığı düşünürken, kalleş bir kurşun arkasından gelip alıvermişti onu aramızdan.
Ferhat Encü: Onun bıraktığı yerden
HDP Şırnak Milletvekili Ferhat Encü: Tahir Elçi bu ülkede cezasız kalmış birçok faili belli davayı takip ettiği gibi, Roboski Katliamı davasını da yakından takip etti ve dava sürecinde bizi hiç yalnız bırakmadı.
Meral Danış Beştaş: Hakikatleri dile getirmenin gücüne inanıyordu
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş: 93’te bir grup avukat gözaltına alındık. Ben Diyarbakır’dan, o Cizre’den gözaltına alındı. 16 avukat, JİTEM’de gözaltındaydık. Birbirimizin işkence seslerini duyduk. Gözlerimiz kapalı olsa da ona yapılan işkenceyi ben duydum, bana yapılan işkenceyi o duydu. O kadar yakındık.
Mehmet Emin Aktar: Hepimizi ensemizden vurdular
Avukat, eski Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar: Tahir, 92’de avukatlar operasyonunda tutuklandı, gözaltına alındı, işkenceden geçti. Tahir’le ilk defa gerçek anlamda karşılaşmam, cezaevinde oldu. Onların avukatı oldum, 93 yılıydı.
Ermeni hamalların yerini Kürt hamallar nasıl aldı?
Geçtiğimiz haftasonu yapılan ‘Yok Edilen Medeniyet’ konferansının en çok ilgi gören konuşmalarından biri Hollandalı tarihçi Jelle Verheij’inkiydi. 1895’te İstanbul’da gelişen olaylar sonrası kiliselere sığınmak zorunda kalan Ermenilerin anlatıldığı bu konuşma, Verheij’in İngiltere’deki arşivlerde tesadüf eseri bulduğu bir belgeye dayanıyor. Üç Horan Kilisesi’ne sığınan bin Ermeni’nin isimleri, meslekleri, geldikleri yerin ve İstanbul’da oturdukları yerin bilgisinin olduğu bu belge, hem 1895’te İstanbul’da yaşanan önemli ama pek de bilinmeyen bir olaya ışık tutuyor hem de İstanbul’daki Ermeni mevsimlik işçilerin hikâyesini anlatıyor.
Hamit Bozarslan: HDP, Kürdistan’ın Türkiye’ye son daveti
Bozarslan: Şu anda aslında Türkiye’yi yönetenler ve Cumhurbaşkanı, siyaseti bir intikam ve kan davası olarak görüyorlar. 7 Haziran seçimleri de bu çevre tarafından bir kan davasının başlangıcı olarak görülüyor. Şu anda da devam eden bu kan davasıdır. Size ödettireceğiz, diyorlar.