ARA
Diyarbakır'da Üç Vice News Çalışanı Tutuklandı
Cuma günü Diyarbakır’da gözaltına alınan Vice News çalışanları Mohammed İsmael Rasool, Jake Hanrahan, Philip Pendlebury ve beraberindeki teknik ekip, polis tarafından akreditasyonları olmadığı gerekçesiyle gözaltına alınmıştı. Üç gazeteci çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı.
Kalkınma Bakanı Doğan: Yeşil Yol’u vatandaşlarla görüşeceğiz
Kalkınma Bakanı Müslüm Doğan, tepkilere rağmen Doğu Karadeniz’e yapılması planlanan Yeşil Yol’la ilgili konuştu, “Bu projenin tüm detaylarını ortaya çıkaracağız ve projelerimizi ona göre oluşturacağız. Bizim odaklandığımız nokta orada ihtiyacın olup olmadığı, halkın ne düşündüğü ve ekolojiye vereceği zarardır. Bu araştırma en kısa zamanda neticeye ulaşacak diye düşünüyorum.”
Ermenistan'da tokat atan polis görevden alındı
Polis memuru Vartkesyan’ın yaşlı bir göstericiyi tokatlaması tüm Ermenistan'da lanetlenirken, polis açığa alındı.
Çocuklar için şiir kitabı
Siz hiç sakız çiğneyen kedi gördünüz mü? Olmaz öyle şey demeyin. Bal gibi de olmuş işte! Çocuk kitapları yazarı ve yetişkin şiirleri yazarı Melek Özlem Sezer, şiiri ve çocukları bir araya getirmiş, olmuş mu size çocuk şiirleri! İşte size örnekleri:
Hadi taş boyayalım
Çocuklarla boyama yapmak denince nedense aklımıza hep kâğıt zemin kullanmak gelir. Çocuklarsa bazen bunu delip evin duvarlarını, koltukları tuval olarak kullanırlar. Hem kâğıttan farklı hem de yetişkinlerin kızmayacağı bir zemin var mı boyamak için? ‘Ne Boyayalım?’ kitabında Aytül Akal bir seçenek sunuyor! Günümüzde süs eşyası olarak kullanmak için pek revaçta olan desenli taşlara bu defa tersten bakalım.
Edebiyat gurmeleri için
Çokça ve yanlış kullanılan Gurme kelimesinin kökeni ‘gourmand’, yani obur kelimesinden gelir. Her ne kadar gurme kelimesi çok daha sofistike ve özel bir imgeye sahipse de aslında bir gurmenin obur olmasını beklemekten daha doğal bir şey olamaz herhalde. ‘Gurmenin Son Yemeği’ kitabı, bir oburdan ziyade bir gurmenin sadece kırk sekiz saat ömrü kalan Fransa’nın en ünlü yemek yazarı ve eleştirmenin son saatlerini anlatıyor.
Saatlerimizi kim çalıyor?
24 saat, 720 saat, 8640 saat… Modern insanoğluna bu saatlerin hiç biri yetmez, sürekli telaş, koşuşturma içindedir. Hiçbir şeye, hiç kimseye ayıracak vakti yoktur çünkü yetiştirmesi gereken çok işi var. Peki bu yetiştirmemiz gereken işler neler? Bizleri sevdiğimiz insanlara, hobilerimize ya da kendi kendimizi dinlemeye vakit ayırmaktan uzaklaştıran bu işlerden kurtulabilecek miyiz?