Her yazıya lazım!

EZGİ BERK 

İlkokulda çocuklar önce okumayı, sonra da yazmayı öğreniyor. Peki ondan sonra ne öğreniyorlar? Elbette noktalama işaretlerini! Okuma ve yazma eğlenceli de şu noktalama işaretlerini öğrenmek pek eğlenceli olmasa gerek. Bir değili iki değil, noktalı virgülüydü, iki nokta üst üstesiydi, kesme işaretiydi derken öyle çoklar ki! Öğren öğren bitmiyorlar. Birbirinden güzel öyküleriyle tanıdığımız Tülin Kozikoğlu, bu defa noktalama işaretlerinin öyküsü yazmış. Böylece sıkıcı öğrenme ritüeli bir kitap konusu olmuş ve akılda kalıcı hale gelmiş!

Mıstık, yazmayı öğrendikten sonra bulduğu her kâğıda yazı yazan bir çocuk. O kadar çok yere, durmaksızın yazıyor ki bulduklarının arasında peçete ve tuvalet kâğıdı bile var. Ama kimse Mıstık’ın yazdıklarını anlamıyor. Mıstık da pek oralı değil gibi. Günlerden bir gün Mıstık’ın yazılarının arasında bir nokta gelip onu duraklatıyor. İşte her şey böyle başlıyor. Ardından virgün geliyor, onu noktalı virgül, tırnak işareti, ünlem, üç nokta izliyor. Bitti sanmayın, biter mi hiç! İki noktanın, soru işaretinin neyi eksik? Onlar da Mıstık’ın yazıları arasındaki yerlerini alıyorlar.

Mıstık bu durumdan hiç memnun değil, çünkü onun, yazılarının anlaşılması gibi bir derdi yok. Noktalama işaretleri sayesinde herkes Mıstık’ın yazdıklarını anlamaya başlayınca o da kendisine yeni bir yöntem bulup yazılarını şifreliyor da yine kimse anlayamıyor Mıstık’ı!

Bence öğrenmenin en güzel yolu hikâyeler eşliğinde anlatımlar. Dümdüz bilgileri ezberlemekten başka seçeneğimiz yok, ama ne zaman ki bir hikâye anlatılıyor, işte o bilgiler akılda kalıcı oluyor. Özellikle ilkokul öğretmenlerinin çok işine yarayacak bu kitap, sadece noktalama işaretlerinin hikâyesini anlatmakla kalmayıp kim bilir ne kadar çeşit yaratıcı okuma etkinliğine malzeme olacak!

Mıstık Seni Anlamıyoruz
Yazan: Tülin Kozikoğlu
Resimleyen: Uğur Altun
İletişim Yayınları
55 sayfa