ARA
Eğitim Sen raporu: 600 bin kız çocuğu okula gidemiyor
Eğitim-Sen 2016 yılı ‘Eğitimde Cinsiyetçilik Raporu’nu hazırladı.
Sınır tanımayan arılar, insanlara örnek olsun
Türkiye-Ermenistan sınırında bulunan köylerde çekilen ‘Sınır Tanımayan Arılar’ adlı belgesel, sınırın iki tarafında yapılan arıcılık faaliyetini konu ediniyor. Yeterince zor mesleği olan insanların yaşadığı zorluklar sınırların farklı taraflarında olsa da, birbirlerinden pek ayrılmıyor, hayalleri ise sınırın açılması yönünde. Coşkun Aral, Müge Aral ve Batuhan Tunçer anlatıyor.
Yılmazer: Yönetmeliğin bana verdiği görevleri yaptım
Dink cinayeti davasında dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer savunmasına devam ediyor.
‘Rüzgârın seni götürdüğü yere git’
Strazburg’da yaşayan genç müzisyen Barış Ayhan, bir yılı aşkın bir süre önce yerleşik hayatını ve işini geride bırakarak, ‘Barış İçin Müzik’ sloganıyla yola çıktı. Bu tur kapsamında İstanbul’da duraklayan Ayhan, çeşitli dillerde şarkılarla, 5 Şubat’ta Karanlık İşler’de dinleyicilerle buluşacak.
Bir genelev patroniçesinin son saatleri
Matild Manukyan’ın hikâyesi, vefatından seneler sonra tiyatro sahnelerine taşındı. Bahar Hacıbektaşoğlu’nun yazıp tek kişilik performansıyla sahneye koyduğu oyun hem gerçeklere dayanıyor, hem de hayal gücünden besleniyor.
Bir üretim, düşünce ve diyalog mekânı: 5533
Türkiye güncel sanat ortamının, 10. yaşını geride bırakmaya hazırlanan bir bağımsız sanat inisiyatifi var. Unkapanı’ndaki İstanbul Manifaturacılar Çarşısı’nda (İMÇ) yer alan 5533’ü, kurucuları Nancy Atakan ve Volkan Aslan’la konuştuk.
İran’da ‘bir dağ hikâyesi’
Çıplak Ayaklar Kumpanyası tarafından ilk kez 2015’te sahneye konan, Mihran Tomasyan ve Saro Usta imzalı ‘Sar’, 30 Aralık - 31 Ocak arasında Tahran’da düzenlenen Fadjr Tiyatro Festivali’nde yer aldı. Tomasyan ve Usta’yla, Ermenice müziğin geleneksel ezgilerini çağdaş bir dans performansıyla buluşturan ‘Sar’ın İran yolculuğunu konuştuk.
‘Baba tarafımın da yurdu olan İstanbul, her şeye rağmen albenisini koruyor’
Catherine Robbe-Grillet, 1930 yılında Paris'te Rstakian soyadıyla, o sırada halen Nansen pasaportu taşımakta olan Ermeni bir baba ve Fransız bir anneden dünyaya gelmiş. Yönetmen eşi Alain Robbe-Grillet eşliğinde dünyanın pek çok yerine giden Catherine Robbe-Grillet, aile kökenleri dolayısıyla İstanbul’la da ilgili sayısız anıya sahip.
Fransa'da Jean veya Jeanne de Berg ismiyle yazdığı romanları ile tanınan bu ilginç kadın, bu ikinci kişiliği eşliğinde şatosunda düzenlediği sadomazoşizm temalı erotik törenlerle de nam salmış. İstanbul'a son gelişi de 2014’te ‘Dîner Noire’ başlıklı böylesi bir tören dolayısıyla olmuş.
Kendisiyle Paris'te La Musardine isimli bir kitapçıda düzenlenen bir gecede tanışan Ani Değirmencioğlu, onunla evinde eşinin ve kendisinin çalışmaları, sıra dışı hayatı, aile kökleri ve İstanbul üzerine sohbet etti.