Demirtaş: Dokunulmazlığımızın kaldırılması için dilekçe vereceğiz

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, grup toplantısında yaptığı konuşmada, yarın 80 milletvekili ile dokunulmazlıklarının kaldırılması için Meclis’e dilekçe vereceklerini açıkladı.

Demirtaş bugünkü konuşmasında, çözüm süreci, 7 Haziran genel seçimi, Dolmabahçe mutabakatı, Suruç saldırısı ve IŞİD hakkında konuştu.

Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bugün yaptığı açıklamalara da değindi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugünkü konuşmasında, HDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını isterken, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin talebinin ardından, “Anayasa’nın siyasi partilerle ilgili maddelerine aykırılık” gerekçesiyle HDP ile ilgili inceleme başlattı.  

Öte yandan, Selahattin Demirtaş’ın grup toplantısı konuşmasının İMC TV ve Hayat Tv dışında hiçbir haber kanalında canlı yayınlanmaması sosyal medyada eleştiri konusu oldu. 

Demirtaş’ın konuşmasının tamamı şöyle: 

Demirtaş'ın konuşmasından satırbaşları şöyle: 

“Bize atfedilebilecek tek bir suç yok, tek suçumuz % 13 oy almaktır. Dolmabahçe mutabakatı ile Türkiye toplumuna barış sözü verdik, bir hafta sonra bundan döndüler ve Cumhurbaşkanı meseleyi “Kürt sorunu yoktur” noktasına getirdi. 

“Erdoğan darbesi yapılmıştır” 

“7 Haziran sonrasında bir Recep Tayyip Erdoğan darbesi yapılmıştır. Nereden alıyorlar yetkilerini ? Şu anda ülkeyi savaşa götürecek kararların yetkisini nerden alıyorlar ? 7 Haziran’da bu yetki elinizden alındı. Artık siz tek başına iktidar değilsiniz. Bunu yapanlar 7 haziran sandık sonuçlarına darbe yapmışlardır.”

“Dolmabahçe masasında oturanları anlayamıyorum”

“Dolmabahçe açıklaması Türkiye Cumhuriyeti siyasi tarihinin en önemli siyasi işlerinden birisidir. Çok saygın çok ahlaki bir iştir.  O metin açıklanana kadar katkı sunan herkese teşekkür ediyorum. Çünkü barışın anahtarını Türkiye toplumunu teslim ettiler. 

Dolmabahçe açıklaması budur. Vatanda ihanet bölünme parçalanma beyannamesi değildir. Dolmabahçe mutabakatından bir hafta sonra nasıl vazgeçtiklerini ibretle hep birlikte izledik.

Sayın Cumhurbaşkanı masanın olmadığını olamayacağını, hatta Kürt sorunu yoktur noktasına getirdi meseleyi. Onu anlayabiliyorum. Bir sarayı var. İçini döşetmiş. Hevesi var iktidarı koltuğu parayı seviyor. Dolayısıyla çözüm barış demokrasi demek bunların kaybedilmesi demek.”

“Bizzat o masada oturanları ben anlayamıyorum. Onlar neden sahip çıkmadılar. Bizim kadar siz de uğraştınız. Ahlaksız, gayri meşru bir şey yapmadık. Ve bir hafta sonra bu iş bitiyordu. Bize deklarasyon çağrısı yapan AKP cenahına Dolmabahçe mutabakatını hatırlatmak istiyorum.

40 yıllık sorunun çözümüne bir hafta kalmıştı. Neden vazgeçtiniz? Dağdaki örgütün lideri bir hafta sonra kongre toplanması için çağrı yapacağım, silahlar bırakılacak artık, diyor. Biz bundan büyük memnuniyet duyduk.”

“PKK silah bırakacak diye neden paniklediniz?”

Sayın Cumhurbaşkanı PKK silah bırakacak diye neden paniklediniz. Öyle görünüyor ki bugün PKK’lılar dağdan inse önüne geçecek aman inmeyin diyecek. Bunu ülkenin cumhurbaşkanı PKK’nin silahsızlanmasını engellemiştir. Bütün süreci bitirmiştir. Çünkü önüne gelen anketler bu sürecin ona başkanlık getirmeyeceğini ortaya koymuştur. Bunu bütün inançlarım kutsallarım üzerine yemin ederek söylüyorum. Ortada ülkenin bölünmesi tehdidi yok. PKK denilen örgüt ülkenin bölünmesi stratejisinden 20 yıl önce vazgeçmiş.”

“Türkiye ve PKK, IŞİD’e karşı beraber savaşabilirdi”

“PKK silah bıraksaydı nasıl nefes alırdı Türkiye düşünebiliyor musunuz? IŞİD’e karşı mı savaşılacak? O zaman Türkiye ve PKK, IŞİD’e karşı beraber savaşabilirdi.”

“Evlatlarımızı vatan savunmasına değil saray savunmasına gönderiyorlar”

“Evladını askere yollamış anneler,  evladı polis olan annelerimiz onların babaları. Bunlar bizim evlatlarımız. Bizim kardeşlerimiz. Biz tek birinin ölümünden asla ve asla üzüntü ve kahrolma dışında bir şey hissetmeyiz.”

“Ama bu evlatlarımızı vatan savunması için ölüme göndermiyorlar. Saray savunması için bu çocukların cenazeleri Türk Bayrağına sarılı geliyor. Vatan savunması ise el ele hep birlikte vatanımızı savunalım. Tarihte bunu defalarca yaptık. Bugün yine yapalım birlikte vatan savunmasını.”

“Bir kişinin çıkarları için evlatlarımızı kurban vermemizi istemesin
Ama kimse bize bir partinin çıkarları hele hele bir kişinin çıkarları için evlatlarımızı kurban vermemizi istemesin. Bu çocuklar kolay yetişmiyor. Onları sarayın çıkarlarına kurban vermeyelim. Ortadan bir vatan savunması yok.”

“Tezgah kurulmuş”

Cenazeler maalesef geliyor. Tezgah öyle kurulmuş ki kan akacak, Türk ölecek Kürt ölecek, asker polis ölecek PKK’lılar ölecek. Ve bütün bu kanlar HDP’nin üzerine akacak. Hesap kirli tezgah bu.

Saraya bağlı gladyo örgütüyle kirli, bir savaş yürütüyorlar. Bütün devletle kirli işler yapar ama bu devleti de kullanmıyor. Kendi özel örgütünü kullanıyor. İstihbarat MİT’in tutanaklarına değil doğrudan kendine akıyor. Ona bağlı yargı, medya troller var maaşla çalışan. HDP’ye karşı tezgah yapıyorlar.

“Suruç Katliamını Gladyo örgütü yaptı”

Bunu startı nerede verildi biliyor musunuz, Suruç katliamında. Suruç katliamını yapan bu özel gladyo örgütüydü. IŞİD’in içine sokulmuş kendilerine çalışan bir zavallı aracılığı ile Türkiye’nin pırıl pırıl evlatları katledildi.

“Ceylanpınar’da polisler katledildi”


Bu olay vasıtasıyla IŞİD mağduru oldular. Dünya liderleri arayıp başsağlığı diliyorlar. Ama kendisi bir tane bile aileye başsağlığı dilemedi. Ceylanpınar’da yatağında uyuyan 2 polis kirli bir şekilde katledildi. Adıyaman’da öldürülen asker. Aydınlanmayan bir olaydır.

“Sana savaş yaptırmayacağız dersek..”


Daha önceden tezgahı yapılmış askeri siyasi operasyonun tezgahı yapılıyor. Tezgah bu kadar açık. Türkiye toplumu bunun karşısında tavır koyamazsa çirkin oyun sürecek. Ama hep birlikte biz savaş istemiyoruz biz sana savaş yaptırmayacağız dersek karşılıklı iki taraflı çatışmasızlık pozisyonu derhal geçilmeli dersek bu biter.

 “Gençleri gözaltına almışlar”

Geçen hafta Şanlıurfa’da bazı gençleri gözaltına almışlar. Açık alana gidip kafalarına çuval geçirmişler. Boğazlarına bıçak dayayıp “biz IŞİD’iz” demişler. İnanılmaz bir işkence yapmışlar. İşte karşı çıkmazsan Türkiye’yi getirecekleri nokta bu.

“Dokunulmazlık için başvuracağız ”

Ne olursa olsun barış dilinden taviz vermeyeceğiz. Saldıracaklar. Aman bu tuzağa düşmeyelim. Tek başlarına iktidar olmalarının yolu HDP’nin tasfiyesinden geçiyor. Partileri halk açar halk kapatır. Dokunulmazlık mı diyorsunuz 80 milletvekili arkadaşımızla beraber dokunulmazlığımızın kaldırılması için TBMM’ye dilekçe vereceğiz. Sizden korkan sizin gibi olsun. Azrailin can dağıttığını nereden gördük.

Kategoriler

Güncel Türkiye Gündem



Yazar Hakkında