ARA

Hrant Dink cinayetine ilişkin davanın hiçkimse tarafından sahiplenilmeyen bir karara bağlanmasının ardından 14 gün geçti. Bugün (31 Ocak Salı) bir basın toplantısı düzenleyen Hrant'ın Arkadaşları, 'Hrant’ın öldürülmesi, suikastın öncesiyle, sonrasıyla, mahkeme süreciyle, devletin bütün kademelerinin bulaştığı bir organize suçtur' dedi.

Sırrı Süreyya Önder'den gelen yasa önerisinde Kenan Evren'in cumhurbaşkanlığı yapmış olmasından kaynaklı tüm haklarının geri alınması öngörülüyor. Bu hakların 'Maaşı, protokoldeki yeri, korumaları' gibi tahsis edilen her şeyi kapsadığını belirten Önder'e göre yakında darbe suçundan yargılanacak olan Evren'in Cumhurbaşkanlığı meşru olmamalı.

Büyük politikacı Hasan Celal Güzel, büyük felaketi anlattı. Güzel’e göre 24 Nisan 1915’te tutuklanmış ‘Ermeni teröristler’den tek bir tanesinin dahi burnunun kılına zarar gelmemiş. Sayın Güzel dönemi bitmiş bir politikacı kuşağını başarıyla temsil ediyor (!) Bu politikacılar nehir olmayan yere köprü yaparlar, gariban vatandaşa da bir güzel boğaz köprüsü diye satarlar…

Hrant Dink cinayetine ilişkin davanın hiçkimse tarafından sahiplenilmeyen bir karara bağlanmasının ardından 14 gün geçti. Bugün cinayetle ilgili ayrı bir soruşturmadan daha ayrıntılar ortaya çıktı. İhmali bulunduğu söylenen 30 kamu görevlisin bu kapsamda soruşturulduğu davada alınan bilgilere göre, özel yetkili savcı Muammer Akkaş, soruşturma çerçevesinde Rahip Santoro ve Zirve Yayınevi Cinayetleri dosyalarını istedi.

ABD'nin dünya çapında keyfi sansür uygulayabilmesinin önünü açan fakat Google, Twitter, Wikipedia gibi internet devlerinin de dahil olduğu internet karartma eylemleriyle geçici olarak önü alınan SOPA-PIPA düzenlemesinin bir benzeri bu sefer Avrupa'dan geliyor: ACTA, uygulama itibarilye Türkiye'yi de etkileyecek.

Foti Benlisoy’un makalesi bugün (30 Ocak Pazartesi) Bianet’te yayınlandı - “Hoşgörünün son sınırı Tom Amca'nın kulübesidir. Hrant gibi o kulübeden ayağını dışarıya atmaya cüret eden, 'Tom Amca rolünü kabul etmeyen 'yabancıların' katli vaciptir.”