ARA
Beş dakika süren Pınar Selek davası ertelendi
Mısır Çarşısı'ndaki patlamadan sorumlu tutulan Pınar Selek'in dördüncü beraat kararının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından, beşinci duruşması İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Selek'e, tutuklama kararının devamına ve kırmızı bülten sürecinin beklenmesine karar verildi. Bir sonraki duruşma 21 Ekim'de yapılacak.
DEM Partili George Aslan’ın sorusu yanıtsız kaldı: Ne oldu bu 3 milyon Hristiyana?
DEM Parti Mardin Milletvekili ve 28. Dönem Parlamentosu’nun tek Süryani üyesi George Aslan, "24 Nisan 1915 olayları"nın yıldönümü üzerine gündem dışı konuşmasında 1915'te 13 milyon nüfusunun 3 milyonu Hristiyan olan Türkiye'de 50 bin Hristiyan kaldığını söyledi ve sordu: "Neden?" Ancak Aslan, sataşmalar dışında sorusuna yanıt alamadı.
“Türklüğe hakaret’ resmi ideolojiyi korumak adına konulmuş bir yasa”
İfade özgürlüğü kağıt üstünde korunsa da, Türkiye’de “Ermeni Soykırımı” kavramını kullanmak veya soykırım üzerine tartışma yürütmek, halen dokunanın yandığı bir mesele. Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesi Damokles'in Kılıcı gibi tepede sallanmaya devam ediyor. Mahkemeler, birbiri ardında beraat kararları çıkmasına rağmen dava açmaya devam ediyor. 24 Nisan’da yaptıkları basın açıklamaları nedeniyle haklarında her seferinde dava açılan Diyarbakır Barosu yöneticileri, “suçun yasal unsurlarının oluşmadığı” gerekçesiyle Şubat ayında altıncı kez beraat etti. 1915’i konuşmanın “Türklüğe hakaret” olarak yaftalanmasındaki ısrar, suskunluğu büyütüyor. Türkiye’deki ifade özgürlüğü mücadelesinin turnusol kağıdı olan Ermeni Soykırımı’nın yargıya ve topluma yansımalarını, avukat Eren Keskin ile konuştuk.
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı'ndan Soykırım açıklaması, Türk Dışişleri'nden "normalleşme" vurgusu
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı, Ermeni Soykırımı’nın 110. yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı. Açıklamada "Ermenistan Cumhuriyeti, bugün geçmişi hatırlıyor ve geleceğe bakıyor; gelecek nesiller için ayrımcılıktan ve şiddetten uzak, hoşgörü, saygı, insan haklarının korunması ve barış değerleri üzerine kurulu bir ortam inşa etmeye çalışıyor" dendi.
Ermeni Soykırımı mesajları: 110 yıllık acıları paylaşıyoruz
Ermeni Soykırımı'nın 110'uncu yıldönümünde kurum, kuruluş, örgüt ve partilerden açıklama yapıldı.
Soykırımı konuşmak
Kabaca söylersem Anayasa Mahkemesi, yüzyılı aşkın bir süre önce gerçekleşmiş ve halen tartışılan bir tarihsel konu var -ki Mahkeme bunu tırnak içinde ‘Ermeni Tehciri’ olarak ifade etmiş- bu konudaki tarihsel gerçeklerin ortaya çıkabilmesi için oturun konuşun, yasaklamayın diyordu.
Bu kararı önemli kılan bir diğer husus, kararı veren AYM İkinci Bölüm üyelerinin oy birliğiyle karara imza atmış olması. Beş yargıcın imzasını taşıyan bu karar, akademide, fakültelerde örnek karar olarak ders programlarına alınmayı hak ediyor
Nikol Paşinyan: Ermeni Soykırımı’nın masum kurbanlarını anıyoruz
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ermeni Soykırımı'nın 110. yılı nedeniyle mesaj yayınladı. Mesajda "Ermenistan’ın birçok vatandaşı için soykırım sadece ulusal değil, aynı zamanda ailevi ve kişisel bir trajedidir" denildi.
"Yüreğim Dağlardadır", Diyarbakır'da: Dillerin ötesinde bir buluşma
Hangardz tiyatro topluluğu, Amed Tiyatro Festivali’nde Ermenice sahneleyeceği “Yüreğim Dağlardadır” oyunuyla 28 Nisan’da izleyici karşısına çıkacak. Ekibin kurucu üyelerinden Yeğya Akgün, Diyarbakır'a yapacakları turneyle ilgili olarak heyecanlı olduklarını söylüyor.
“Ben artık babam Jak İhmalyan’ı o gölgeden çıkarmak istiyorum”
Jak İhmalyan, yalnızca yetkin bir ressam değil, aynı zamanda Türkiye’nin siyasi ve kültürel tarihinde iz bırakmış, ancak sanatıyla görmezden gelinmiş bir sanatçı. Dirimart Pera’da açılan geniş kapsamlı sergi ise bu görünmezliği kırmak için atılmış bir adım. Sanatçının oğlu Vaçe İhmalyan’la babasını ama en çok da ressam Jak İhmalyan’ı ve sergiyi konuştuk.
Soykırımı anamamak
Ermenistan açık biçimde sadece bunu dış politikada bir öncelik haline getirmemekten bahsediyor. Beri yandan bu tutumun Ermenistan’da tepki yarattığını söylemek lazım. Paşinyan da kendi ülkesinde muhalif çevrelerce suçlanıyor. Türkiye’ye dönecek olursak. Hükümet ve 110 yıllık resmi görüşü sürdürenler açısından bu elbette rahatlatıcı bir durum. Peki durum böyle diye “yüzleşme” çabaları rafa mı kaldırılsın? Kaldırılmasın elbette. Her zaman söylediğimizi tekrarlayalım. Bu topraklarda yüz binlerce insan, savaş koşulları bahane edilerek tarif edilemez acılara maruz kaldı. Ermeniler binlerce yıldır yaşadıkları ülkelerinden öldürülerek veya sürgün edilerek koparıldı.