Zazaca’nın yok oluşuna dikkat çekmek için yürüyüş düzenleniyor

UNESCO tarafından yok olmakta olan diller arasında gösterilen Zazaca için yürüyüş düzenleniyor. 20 Ekim Cumartesi saat 16’da düzenlenecek yürüyüşe Zazaca’nın yok olmasına duyarlı herkes davet ediliyor.

Zazaca’yı korumak ve gelecek kuşaklara aktarabilmek isteyen bir grup aktivist tarafından yapılan çağrıda, Zazaca’nın yaşatılması için gerekenler sıralanıyor. Ülkenin kaynaklarından tüm dillerinin eşit olarak yararlanması gerektiğine dikkat çekilen metinde, Zaza ve Kürt halklarının yoğun olarak yaşadığı bölgelerde 30 yıldır devam eden savaş ortamının bir an önce sonlandırılması isteniliyor.

Bu yokoluşu önlemenin sadece Zazaların değil, insanı düşünen herkesin görevi olduğu belirtilen çağrı metni ise şöyle;  

Yokolmakla karşı karşıya olan dilimizi, yok olmaktan kurtarmak ahlaki, insani, tarihi bir sorumluluktur. Bu tehlikeyi UNESCO gibi saygın uluslararası kurum da görmüştür. Yok oluşu engellemek sadece Zazalar’ın değil, insanı düşünen herkesin görevidir. Bu görevi üstlenmeyip seyirci kalanlar, yok olma sürecine katkı sunanlar kadar, suçludur.

Uzun yıllar içinde birikmiş sorunlarımız var. Halkımıza, dostlarımıza, bizimle birlikte yaşayan herkese, her halka öne çıkan acil taleplerimizi kamuoyu önünde dile getirmek istiyoruz. O taleplerimiz şunlardır:

  1. Devlet, Zazaca dilin korunması ve geliştirilmesi için her türlü önlemi almalıdır. Zaza yoğunluklu yerlerde ana dilde eğitim, ‘olmazsa olmaz’ bir hak olarak sağlanmalıdır.
     
  2. Zaza halkına, kendi dilini ve kültürünü koruması, geliştirmesi, geleceğe taşıması için TRT’nin ekonomik ve teknik olanakları içinde, yalnızca Zazaca yayın yapacak bir radyo-televizyon kanalı verilmelidir.
     
  3. Genel bütçeden yeterince pay ayrılarak Zaza kurumlarının dil ve kültür temelli çalışmalarına destek verilmelidir.
     
  4. Zaza halkının inanç perspektifinde Sünni İslam İnancı'nın yanı sıra, önemli oranda Alevi İnancı vardır. Bu durumda, Alevi halkımızın ve bu topraklar üzerindeki bütün inanç gruplarının inançlarını özgürce, kendi ibadethanelerinde, kendi dillerinde yaşabilmeleri sağlanmalı, güvence altına alınmalıdır. Bunun için gerekiyorsa, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bünyesınde, tüm inançları kucaklayan, hepsine eşit mesafede duran bir boyut getirilmelidir.
     
  5. Düşünce, inanç ve yaşam özgürlüğü anayasal güvence altına alınmalıdır. Ülkenin kaynaklarından bütün dil ve inanç grupları eşit derecede yararlandırılmalıdır.
     
  6. Bireysel, etnik, kültürel ve inançsal farklılıkların hak ve özgürlüklerini temel alacak yeni ve tam demokratik bir anayasa en kısa zamanda çıkarılmalı, hayata geçirilmelidir.
     
  7. Otuz yıla yakın bir zamandır Zaza ve Kürt halklarının yoğunlukla yaşadığı bölgelerinde süren çatışma ortamı sonlandırılmalı, yaşam hakkımızı, maddi ve manevi zenginliklerimizi tehdit eden, doğamızı tahrip eden savaşa derhal son verilmelidir.

ZONÉ XO ZAZAKİ RÉ WAYİR VECİME!

XO NAS BIKE KE, ŞAR Kİ TO NAS BIKERO!

ZONÊ MA ROÊ MAO, ZONÊ MA TANİYA MAWA, ROŞTİYA MAWA!

 

 

Tarih: 20 Ekim (Cumartesi) 2012 Saat: 16.00
Yer: Tünel‘den Taksim‘e

Kategoriler

Güncel Türkiye