Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü kuruluş yıl dönümü dolayısıyla, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve devlet erkanının katılımıyla Anıtkabir'de resmi tören düzenlendi. CHP, HEDEP ve TİP'den de 100. yıl mesajları geldi.
Anıtkabir'deki törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bakanlar, yüksek yargı üyeleri, askeri erkan ve çok sayıda siyasetçi katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindekiler, Anıtkabir'deki Aslanlı Yol'dan yürüyerek Atatürk'ün mozolesine geldi. Erdoğan'ın, üzerinde ay yıldız bulunan çelengi Atatürk'ün mozolesine bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Buradan Misak-ı Milli Kulesi'ne geçen Erdoğan, Anıtkabir Özel Defteri'ne şunları yazdı:
"Aziz Atatürk; milletçe 'En büyük eserim' dediğiniz Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yıl dönümüne ulaşmanın gururunu ve sevincini yaşıyoruz. Tarihimizin bu önemli dönüm noktasında zatıalinizi, silah arkadaşlarınızı, gözlerini kırpmadan şehadete koşan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyoruz. Her bir anı ülkemize hizmetle geçen 21 yıllık iktidarlarımız döneminde emanetinize hakkıyla sahip çıkmaya çalıştık. Türkiye'yi tarihinin en büyük yatırım hamleleriyle buluşturmuş bir yönetim olarak ittifak ortaklarımız ve milletimizle birlikte Cumhuriyetimizin 2'nci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandırmakta kararlıyız. Cumhuriyetimiz hiç olmadığı kadar güvendedir, emin ve ehil ellerdedir. Ruhun şad olsun, Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı kutlu olsun."
CHP
Anıtkabir'de düzenlenen törene katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ayrılırken bir gazetecinin sorusunu şu sözlerle yanıtladı:
"Yeni yüzyılda Cumhuriyet'imizin demokrasi özlemini mutlaka yerine getirmek zorundayız. İkinci yüzyılda Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandırdığımızda, o zaman huzurlu, güvenliği güçlü, kültürel yapısı sağlam bir Cumhuriyet'i yeniden inşa edeceğiz."
"Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının kurduğu güzel Cumhuriyetimiz 100 yaşına girdi. Cumhuriyet ne demektir? En güzel tanımını Cumhuriyeti kuran Gazi Mustafa Kemal yapmıştır. Atatürk, 'Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir' der çünkü Cumhuriyet, birlikte alın teri döküp birlikte yükselmenin yoludur. Çünkü Cumhuriyet, eşitliktir, özgürlüktür, yani adalettir. Cumhuriyet; ilimdir, fendir, çağdaşlıktır. Cumhuriyet, demokrasiye giden yolun ilk ve en önemli adımıdır. Onlar, düşünü kurdukları Cumhuriyet’i inşa ettiler. Bizlere düşen görev ise, güzel Cumhuriyetimizi, eksiksiz bir demokrasi ile taçlandırmaktır. Çünkü Mustafa Kemal ‘Demokrasinin tam ve en belirgin hükûmet şekli Cumhuriyettir’ der. Demokrasinin tam ve belirgin olması için çalışacağız ve çaba harcayacağız."
HEDEP
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) de bir mesajla 29 Ekim Cumhuriyet bayramını kutladı.
“Cumhuriyet, bir yüzyılı geride bıraktı. İkinci yüzyıla girerken onu bir Demokratik Cumhuriyet olarak yeniden inşa etmek tarihsel bir görev olarak önümüzde duruyor” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"İlk yüzyılın en önemli ve temel eksiği demokratik nitelikten yoksunluk olmasıydı. Kültür, inanç, kimlik farklılıklarının eşit yurttaşlık temelinde özgür ve saygın yaşanamamasıydı, tekçi zihniyetin hakimiyetiydi. Bu nedenle Kürt sorunu demokratik ve barışçıl yollarla çözülmedi, çözülemedi."
“İkinci yüzyıla girerken Demokratik Cumhuriyetin inşası; özgür yurttaş ve demokratik ulusun inşasının anahtarıdır. Başta Kürt sorunu olmak üzere halklar ve inançlar sorunu Demokratik Cumhuriyetle çözülür."
“Türkiye’de demokrasiyle taçlandırılmış Cumhuriyet Kürt, Türk, Arap, Ermeni, Yahudi, Fars, Süryani ve diğer tüm Ortadoğu halklarının barış içinde yaşamasını mümkün kılarak bölgedeki tarihsel sorunların çözümüne yardımcı olacaktır."
“Gelin, ilk yüz yıldan dersler çıkaralım. Bir yüz yılı daha heba etmeden bütün halkların ve inançların, ezilen ve sömürülenlerin demokratik ortam ve zeminde, eşit ve saygın yurttaşlar olarak yaşamalarını sağlayacak Demokratik Cumhuriyeti hep birlikte inşa edelim.”
TİP
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ın hukuksuzca tutuklu bulunmasına karşı TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ın Hatay'dan başlattığı “Özgürlük” yürüyüşü de Ankara Anıtpark'ta düzenlenen mitingle son buldu.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, "Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci yüz yılı bu kez para babaları, tarikatlar, saltanat sevdalıları, ırkçılar ve hırsızlarla değil solla, sosyalistlerle, emekle ve özgürlükle anılacak" dedi.
Baş şöyle konuştu: “Cumhuriyet, devrimcidir. İşte o devrimci adımlarla buradayız. Devrimciler, sosyalistler; biz takiye bilmeyiz. Çünkü bu ülkede doğal olan ne varsa halkın emeği vardır. İktidarlar, ikiyüzlüdür takiyecidir. AKP döneminde bir karşı-devrim yaşıyoruz. Yeni bir yüzyıla başlarken konuşulmadık hiçbir şey kalmamalı. Aklın gösterdikleriyle kararlı bir biçimde devam etmeliyiz. Bu ülkenin solcu yurtseverlerini öldürdükleri gün karşı-devrim başlamıştır. Bu ülke madenci yakınlarını tekmelemeyenleri gördü. Cumhuriyeti kutlamak için bunların hepsiyle birer birer hesaplaşacağız. Üretmeyen, sürekli tüketen saray rejiminin temeli böyle atıldı. Şimdi okullarda yurttaşlık değil ümmetlik anlatılıyor. Gençliğimizi yobazların tarikatların elinden kurtaracağız. Kürtlere işkence ettikleri günler bu ülkede kardeşliğe darbe vurulan günlerdir. Kardeşlik cumhuriyetini kuracağız. İkinci yüzyıla kurucu adımları atmak için, tüm Türkiye'de emekçilere gençlere kadınlara; tüm yoldaşlarımıza sözümüz şudur Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci yüz yılı bu kez para babaları, tarikatlar, saltanat sevdalıları, ırkçılar ve hırsızlarla değil solla, sosyalistlerle, emekle ve özgürlükle anılacak."
(Ajanslar)