‘Yeri doldurulamayan bir yalnızlık sancısı yaşıyoruz’

Can Öktemer, My Woman ve Haydar Haydar’la dikkatleri üzerine çeken Can Gox’la yeni albümü Yalnızım Ben’i, yalnızlığı ve Kadıköy’ü konuştu.

CAN ÖKTEMER
can.oktemer@gmail.com

Can Gox’u ilk olarak Kaybedenler Kulübü filminde çalan My Woman parçasıyla tanıdık. My Woman parçası o kadar etkileyiciydi ki, bütün gözler ve kulaklar bir anda Can Gox’a çevirildi. Can Gox, ikinci büyük patlamasını ise Kuzey Güney dizisinde söylediği Haydar Haydar yorumuyla yaptı. Haydar Haydar yorumuna gelen bir dolu olumlu tepkilerden sonra, stüdyo giren ve yakın zamanda yayınladığı ilk stüdyo albümü Yalnızım Ben’i dinleyenlerinin karşısına çıktı. Can Gox’la yeni albümü ve tahmin edilebileceği üzere yalnızlık üzerine konuştuk.

  • Yakın zamanda ilk stüdyo albümünüz Yalnızım Ben’i yayınlandınız.  Albüm fikri ilk ne zaman oluştu? Şarkıları yazmaya ne zaman başladınız?

2011 yılında, Kaybedenler Kulübü film müziklerini yapana kadar aklımda albüm yapayım diye bir fikir yoktu. Ama dürüst olmak gerekirse, her müzik ile uğraşan kişinin derininde bir albüm yapma isteği yatar. Bu isteği bastırıyordum desek daha doğru olur sanırım. Kaybedenler Kulübü filmindeki rüzgâr ve Mehmet Ada Öztekin’in yönettiği Kuzey Güney dizisindeki Haydar Haydar türkü yorumuma aldığım tepkiler beni cesaretlendirdi. Sonrasında albüm için stüdyoya girdik ve şarkılar stüdyoda oluştu. Şarkı bestelerken notlarıma veya daha eskiden yazdığım sözlere bakmam. Ayaklı kayıt cihazları olduğumuz için, beste yapma kanalına girdiğiniz anda, tüm yaşananlar ve ruha dokunan her şey beliriyor zaten.

  • Şarkılarınıza ilk olarak Kaybedenler Kulübü filminde karşılaştık. Kaybedenler Kulübü’ne şarkı yazma süreci nasıl oluştu? My Woman parçasının bu denli hit olacağını düşünmüş müydünüz?

Kaybedenler Kulübü için müzik yapma süreci. Mehmet Ada Öztekin’in şarkılarımı Tolga Örnek’e dinletmesi ile başlıyor. Sonrasında Kaan Çaydamlı ve Mete Avunduk’un onayı ile proje bize ihale edildi. Ayrıca bana ihale edilmeseydi arıza çıkarırdım o ayrı J

My Woman’a gelince, ya o şarkının hit olacağını ve bu kadar yüksek hit olacağını tahmin bile etmiyorduk. Çünkü şarkı bestelerken, “Aman hit olsun, şu temaya ağırlık verelim, voleyi doksan asalım” şeklinde bir yaklaşımımız yok. Yaptığımızda çok hoşumuza gitti. Güçlü his içeren bir şarkı olduğunu biliyorduk. Filmde güzel bir yeri oldu. Görüntünün şarkıyı inanılmaz derecede desteklediğini unutmayalım. Bu, Haydar Haydar’ın dizide kullanıldığı sahneler içinde geçerlidir.

  • Kaybedenler Kulübü filmindeki şarkılar İngilizce sözlü ve bluesa yakın parçalardı. Fakat Yalnızım Ben albümünde tamamen Türkçe sözlü parçalara ve Drama Köprüsü, Haydar Haydar gibi Türkü yorumlarına da rastlamaktayız. Bununla beraber, albümde Yalnızım Ben gibi sert rock parçaları da yer almakta. Siz genel olarak albümü nasıl tanımlarsınız?

Standart olarak, “Yaşadıklarımızı besteledik, içimize çok sindi, müthiş bomba bir ekiple çalıştık” vs. gibi cümleler kurmayacağım. Ancak samimiyetle söylerim ki; Yalnızım Ben albümünü yaparken ruh halimiz, bu soundu yarattı. Bu yaz, yeni albüm çalışmam başlıyor. Bakalım neler çıkacak, ben de merak ediyorum.

  • Albümde Dal Goncayı Bir Sabah, Drama Köprüsü ve Haydar Haydar gibi türküleri coverladınız. Bu türküleri özellikle seçme sebebiniz var mı? Bununla beraber, internette Lovesong ve Simple Man gibi coverlarınıza da rastlamaktayız. Parçaları coverlarken nelere dikkat edersiniz? Bu parçalar dışında başka hangi parçaları coverlamak isterdiniz?

Bu türkülerin metinleri, müzikten ayrıştırıldığında salt olarak okunduğunda bile beni titretir. Hayyam’ın “Defterim dolsa da suçlarla siyahtan korkmam” cümlesini bir iki defa içinizden tekrarlayın. Eminim, siz de benim hislerime ve bu türküleri seçiş nedenime hak vereceksiniz.

Şarkı coverlarken, özden uzaklaşmamaya ve şarkıya bestecisine duyduğum saygıyı ve minnetkarlığı yansıtmaya çalışırım. Eğer bir şarkı coverlanacaksa, şarkının başarısına sığınmak için değil, o şarkıyı yâd edip kendi dilinizce icra edilmelidir. Coverlamak istediğim binlerce şarkı var... Yeni albümde bolca olacak J

  • Mete Avunduk ve Kaan Çaydamlı’yla yakın arkadaşsınız. Onlarla nasıl tanıştınız?

Ben şahsen alt jenerasyon kaybedenlerdenim. Amirleri (Kaan ve Mete), Kent FM zamanından beri takip ederdim. Ortak arkadaşımız Şenol Erdoğan’ın vesilesiyle tanıştık. Uzun zaman oldu, seneyi hatırlayamıyorum. Ayrıca radyo programının sıkı takipçisiydim. Film müziklerindeki “Angel’s Gone” şarkısı bizzat programa canlı bağlanıp çalınmıştır. Ne güzel bir kader çizgisidir ki, filme o şarkı da dâhil oldu J

  • Bilindiği üzere onlar için Kadıköy çok özel bir yerde durmakta Kadıköy sizin için ne ifade ediyor?

Kadıköy benim kevgir şamsiyemdir. Köy’e (aramızda köy deriz) sığınırım genelde, ancak lanetli yağmuru hiç tepemden eksik olmaz J Dediğim gibi kevgir şemsiye işte J

  • Yalnızlık ve melankoli son dönem Türkiyeli rock gruplarında sıklıkla karşılanan bir olay oldu. Siz genel olarak Türkiyeli rock gruplarının bu eğilimini nasıl değerlendirirsiniz?

Bir geldik bir gideceğiz. Amirlerin de dediği gibi “Ölümden daha gerçek ne olabilir ki”. Hayat denilen kısa zaman kesiti içerisinde yeri doldurulamayan bir yalnızlık sancısı yaşıyoruz. Bunun sebebine, ister varoluşsal zamazingo deyin, ister ‘kalabalıklar içinde kayboldum dostum’ diye entelektüel mottolarla saatler süren bilgi salatası ve alkol eşlikli sohbetlere katılın. Yastığa başınızı koyduğunuz andan itibaren ölüm sessizliği sizi saracaktır. Yarın ile ilgili hayaller içerisinde kavrulan kişilerin yalnızlık korkusu olmaz. Benim derdim, bugün yaşadığım anlar içerisinde saklı. Bir kedinin dakikalarca patisini temizlemesini izlemek günümün kârıdır. Gerisi onlara kalsın.

  • Yakın zamandaki projeleriniz ve konser takviminiz nedir?

Ege’yi dolaştık. Tüm dostlara selam olsun! Mart ayında, Edirne Biyer Club, Isparta Orion, İzmir Hayal Kahvesi, Alanya Harry’s, Antalya Simurg Temple, Ankara The Big Bus, İstanbul Beyoğlu Hayal Kahvesi ve Yıldız Üniversitesi Davutpaşa konserlerimizde dostlar ile buluşacağız. Proje olarak çeşitli dizi ve film müzik yapımı ile ilgili teklifler var. Hepsi çok keyifli işler. Detayları yakında “duyarsınız” J

  • Son dönemlerde Türkiye’de ve dünyada beğendiğiniz müzisyenler kimlerdir? Dinlemekten hiç bıkmadığınız müzisyenler var mı?

Martin Sexton, Sean Costello, Serj Tankian, Mohsen Namjoo, Glenn Hughes, Paul Rodgers, Mehmet Erdem, Hayko , Kani Karaca’dan Kazancı Bedih’e kadar diyebiliriz. Ancak Bruce Springsteen, Tom Waits, Woody Guthrie, BB King’siz güneş doğmaz. 

Kategoriler

Şapgir