ARA

GÜNCEL ‘Batıdaki Kürtler’in hikâyesi

Alev Karaduman Doğubeyazıt doğumlu bir Kürt. Beş yaşında geldiği İstanbul’da büyüdü, yaşıyor. Birgün, Cumhuriyet Kitap ve Ot Dergi gibi mecralara yazan Karaduman, metropolde büyüyen bir Kürt olarak yaşadığı ikilemleri önce yazıya döktü, sonra bu ikilemlerle yaşayan diğerlerine ulaştı. Sekiz kişinin yolculuğunu kayda döken ‘Anlıyorum ama Konuşamıyorum’, tam da ismi gibi, iki yaşam, kültür arasında sıkışmış, anadilini öğrenememiş ve belki de bunun ezikliğini hayatı boyunca sırtında taşımış bir kuşağın kimlik sorgulamalarını aktarıyor. Çözüm süreci döneminde hazırlanmış, süreç ‘buzdolabındayken’ basılan kitap Kürt meselesinin şimdiye kadar bakılmamış bir açısına bakıyor, Karaduman’ın dediği gibi ‘biz anadil hakkını da konuşuyorduk’ diye hatırlatmak için.
KÜLTÜR SANAT Tiyatro perdeleri açılıyor

Ekim ayıyla birlikte tiyatro sezonu da başlıyor. Bu yıl sahnelerde, hem kaçırılmaması gereken dünya klasikleri, hem de kent yaşamına, insan doğasına ve tabii ki aşka odaklanan güncel hikâyeler yer alıyor. Bağımsız tiyatroların programında uyarlamaların yanı sıra genç yazarların kaleminden çıkan yerli yapımlar da bulunuyor. Özel tiyatrolar, devlet tiyatroları ve şehir tiyatrolarının bu sezon için seçtikleri oyunlara göz atarak, öne çıkan yapımları derledik.
GÜNCEL Bir şenliktir Yerevan

24 Eylül’de Yerevan’da, Opera binasındaki Aram Haçaduryan konser salonunda, Majak Toşikyan’ın bestelediği Hrant Dink Oratoryosu’nun dünya prömiyeri yapıldı. Konseri izlemek üzere Ermenistan’a davet edilen Pakrat Estukyan, bir hafta boyunca kaldığı Yerevan’dan izlenimlerini aktardı.
KÜLTÜR SANAT “Ferman padişahın...”

Bu konuyu parça bölük daha önce de yazdım. Lakin ne yaparsın, bu ülkede 10-20 yıl önce yazılanlar da günceldir; yayımla, yadırganmaz... Korkarım bu gidişle gelecek de güncel olacak.20 Eylül Pazar günü Ruhi Su’nun 30. ölüm yıldönümü nedeniyle bir anma gecesi düzenlendi. Ruhi Su Dostlar Korosu, Boğaziçi Caz Topluluğu konser verdiler. Onun yaşamından, şiirlerinden kesitler, örnekler dinledik. BBC Türkçe radyosunun 1975’te Londra’da onunla yaptığı görüşmeyi izledik. Konuşmacıydım. Söylediklerimin özeti şöyle: