AZINLIKLAR

Anadolu’nun kadim Hıristiyan toplumlarından oldukları halde, Cumhuriyet tarihi boyunca resmen azınlık olarak kabul edilmeyen ve bu sebeple okul açmalarına izin verilmeyen Süryaniler hukuk mücadelesinde zafer kazandı. Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin Lozan Anlaşması’na dayanarak Süryanilerin okul açabileceği yönünde verdiği karara Milli Eğitim Bakanlığı itiraz etmedi. Böylece Süryanilerin okul açmaları önünde fiilen hiçbir engel kalmadı.

Hrant Dink Vakfı, Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü işbirliğiyle, 2-4 Kasım tarihleri arasında “Müslümanlaş(tırıl)mış Ermeniler” konferansı düzenliyor. Konferansta, dünyanın dört bir yanından gelen akademisyen ve uzmanlar, son yıllarda giderek daha fazla konuşulan bu meseleyi derinlemesine tartışacaklar. Böylece, soykırımın bu çok az bilinen boyutu, dünü ve bugünüyle kamuoyu önünde biraz daha görünür olacak.

Baskın Oran’a tehdidi ve Ermenilere hakareti ‘düşünce açıklaması’ olarak kabul eden karar, üst mahkemeden döndü. Sanığa yeniden yargı yolu açıldı.

Bir süredir Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi’nde tedavi gören Başepiskopos Şahan Sıvacıyan hayatını kaybetti.

Ekümenik Patriklik Aya Triada manastırı tarafından Heybeliada Ruhban Okulu’nda düzenlenen, ‘Yunanistan’dan Türkiye’ye Kültür Yolculuğu Konseri’ etkinliğinde Türk ve Yunan sanatçılar birlikte sahne aldı.

42 yıldır kapalı olan Ruhban Okulu, pazar günü konser için kapılarını açacak. Konserde Yunan ve Türk sanatçılar birlikte sahneye çıkacak.

Birkaç haftadır Ermeni toplumunun dil ve kültür ihtiyaçlarını karşılamak üzere kendi imkânlarıyla bir vakıf üniversitesi kurup kuramayacağını uzmanların görüşleri ve yurtdışında modellerle tartışıyoruz. Tam da bugünlerde Rum toplumunda yüksek öğrenim alanında yapılan bir atılım dikkat çekiyor. Nüfusu iki bin civarında kalan Türkiyeli Rumlar heyecan verici bir girişime imza attılar.

Tarih Vakfı'nın ‘Geçmişten Günümüze Azınlık Okulları Sorunlar ve Çözüm Önerileri’ raporu üç cilt halinde kitaplaştı. Raporun yazarları Somel ve Kaya ile Paylan ve Vasiliadis sorunları ve çözüm önerilerini anlattı.

Türkiye resmi tarihinin ‘düşmanın denize döküldüğü kurtuluş destanı’ olarak yazdığı ‘9 Eylül’ç ile birlikte her yıl aynı soru gündeme geliyor: 13 Eylül’de İzmir’i kim yaktı? Bu soru kesin yanıtını bulmasa da bilinen tek gerçek bugün hâlâ ‘İyonya’nın İncisi’ ‘Güzel İzmir’de alevlerin sönmediği…

Mardin’de 76 yıl önce annesinin Deyrul Zafaran Manastırı’nda bıraktığı ve o günden beri manastırda annesini bekleyen Cercis Kaptan’ın yaşamı ‘Misafir’ adı altında belgesele çekildi.