Obama, kötü giden ekonomiye rağmen galip

ABD Başkanı Obama, ekonomideki kötü gidiş ve hızla büyüyen işsizlik sorununa rağmen rakibi Romney’i kılpayı da olsa yenip ikinci kez 4 yıllığına başkanlık koltuğuna oturmayı başardı. Obama’nın seçim zaferinde, sayıları hızla artan ‘beyaz olmayan seçmen’lerin büyük etkisi oldu.

RICHARD PERES

Başkan Barack Obama’nın son zaferine kadar hiçbir ABD başkanı yüksek işsizlik oranı ve aylarca süren zorlu ekonomik küçülmeye rağmen yeniden seçilememişti. Bunun nedenlerden biri kadın seçmenler. Kadınlar, Romney ve Cumhuriyetçilerin, doğum öncesi bakım ve kadın sağlığı hizmetleri sunan bir kuruma karşı bahar seçiminde yürüttükleri muhalefeti de içeren muhafazakâr söylemine karşı tepki gösterdi. Ayrıca Cumhuriyetçilerin kürtajı suç haline getiren programı ve bazı Cumhuriyetçi adayların tecavüz hakkında konuşurken sarf ettikleri duyarsız ifadelerin de seçim sonuçlarında etkisi oldu.

Beyaz olmayan seçmenler

ABD’de sayıları giderek azalan beyaz olmayan seçmenler de – 2004 seçimlerinde yüzde 76, 2008’de yüzde 74 ve bu sene yüzde 72 – büyük bir fark yarattı. Romney’in göçmenlerle ilgili önerileri yasaların daha katı uygulanmasını ve ABD’de sayıları 12 milyona varan yasadışı konumdaki yabancıların sınır dışı edilmesini içeriyor. Obama ise yasadışı göçmenlerin çocuklarına vatandaşlık yolunu açan Rüya Yasa’yı (Dream Act) destekledi. Bu sebeple Afrikalı Amerikalıların yüzde 93’ünün, Asyalıların yüzde 73’ünün ve Latin kökenlilerin yüzde 71’inin Obama’ya oy vermesi sürpriz değil. Amerika’nın demografik yapısı değişmeye devam ederken Cumhuriyetçilerin onlara hitap etmenin yolunu bulması gerekiyor.

Ne var ki, bu çok yakın geçen bir seçim oldu, çünkü seçmenler için en önemli konu hâlâ ekonominin durumu. İşsizlik yüzde 7,8 gibi yüksek bir seviyede ve konut fiyatları hâlâ düşük. Kararsız durumda olan önemli eyaletlerden Florida’da durum (bu yazı yazılırken) başa baştı ve öngörüde bulunmak zordu; Indiana ve Kuzey Carolina 2008 seçimlerinin aksine Cumhuriyetçilere geçiş yaptı; Ohio’da ise Obama yüzde 2’den de az bir farkla önde götürüyordu. Bu sene daha ılımlı bir Cumhuriyetçi aday belki de Obama’yı alt edebilirdi. Çünkü Obama (George W. Bush’un sorumlu tutulduğu) 2009’daki ciddi ekonomik küçülmeden sonra toparlanma sürecinin yavaş ilerlemesinden dolayı zayıf durumdaydı. Ayrıca, Obama’nın uyguladığı yüksek bütçeli kurtarma paketi, geçtiğimiz senelerde yöneticileri milyonlarca dolar teşvik ve ekstralar almaya devam eden banka ve finans kuruluşlarını sübvanse ettiği için eleştirilere maruz kalmıştı. Romney ise neredeyse tamamen ülkenin ekonomik durumuna ve hükümet karşıtı söylemlere odaklandı ama sadece ekonomik konular seçim sonuçlarını tersine çevirmek için yeterli değildi.

Ayrıca, Obama’nın 250 bin dolardan fazla gelir elde eden Amerikalılardan alınan vergileri artıracak olan yasa tasarısı oy oranlarını sosyoekonomik hatlar çerçevesinde etkilemiş gibi duruyor. Yılda 30 bin dolardan az gelir elde eden grubun yüzde 69’u ve 30 – 50 bin dolar grubunun yüzde 57’si Obama’yı tercih etti; bu iki grup daha çok Romney’e oy verme eğilimdeydi.

Birbirine çok yakın oy oranları Temsilciler Meclisi seçim sonuçlarında da kendini gösterdi. Meclisteki bütün koltuklar için seçime gidildi ve Cumhuriyetçiler 45 koltuk ile avantajlı durumunu korudu. Bu sene Senatodaki koltukların üçte biri için seçime gidildi ve Demokratlar sadece bir koltuk daha elde edebildiler; iki oyluk bir avantajları bulunuyor. Dolayısıyla Obama, aynı son iki senede olduğu gibi bölünmüş bir Kongre ve her büyük meselede kendisine muhalefet eden bir Cumhuriyetçi Parti ile karşı karşıya olacak. ‘Obamacare’ olarak bilinen sağlık sigortası reformu lehine Cumhuriyetçilerden tek bir oy bile çıkmadı, bu sebeple bir sonraki ABD Kongresi’nden önemli bir yasama başarısı beklemek hayal olur.

Cumhuriyetçiler zorda

Cumhuriyetçilerin bir sonraki seçimde hem kürtaj ve eşcinsel evliliğine karşı duruşlarını değiştirip hem de ön seçimlerde oldukça baskın duran muhafazakâr tabanından gelen oyları almaya devam edebilmesi uzak bir ihtimal gibi duruyor. Amerika’nın değişen demografik yapısı ile beraber Cumhuriyetçilerin Beyaz Saray’a ulaşabilmesi daha da zor olacak.

Türkiye’de AK Parti iktidarı Obama’nın zaferiyle biraz rahatlamış oldu. Türkiye, Obama yönetimi ile ilişkilerden memnun durumda… Romney’in zaferi en hafif ifadeyle Türkiye için sorunlu bir durum olurdu. Romney’in Türkiye hakkındaki bilgi seviyesinin ne olduğu hâlâ gizemini koruyor. 

 

Haber 9 Kasım 2012 tarihli AGOS'ta yayınlandı.

 

 

Kategoriler

Güncel Dünya