Kırk yıldır susmayan bir müzik fabrikası: Kronos Quartet

Yarın gece, 10 yıl aradan sonra tekrar İstanbul’da arz-ı endam edecek olan Kronos Quartet, 40 yıllık müzik yolculuğu süresince yıllar ve türler arasında seyahat eden, çağının en üretken ve özgün gruplarından biri. Yaylı çalgılar dörtlüsünün İstanbul konseri de bu çeşitliliğe uygun olacak gibi gözüküyor: repertuarda Tamburi Cemil Bey de var, Steve Reich da.

SAMİ KISAOĞLU

Girift, sofistike, avangart olanı arayan, meraklı, araştırmacı, modern ile olduğu kadar geleneksel, yeni önerilere ve önermelere açık; bazen akustik bazen de elektronik seslerin sınırlarında dolaşan, eklektik, kimi zaman melodik kimi zaman ise olabildiğine kaotik ve sürprizlerle dolu.. Tüm bu tanım ve sıfatlar ismini Yunan mitolojisindeki zaman tanrısı Chronos’dan alan, 1973 yılında Seattle’da kurulan Kronos Quartet’in müziğini düşündüğümüzde aklımıza gelenler arasında. On üçüncü yüzyılda yaşamış olan İranlı şair Hafız bir şiirinde “Yaşamınızda mutlu olmanızı sağlayan tüm seslere yakın durun” diye yazar. Ellinin üzerinde albüm kaydeden ve sekiz yüzden fazla eser ya da düzenlemenin dünya prömiyerini gerçekleştiren Kronos Quartet de hiç şüphesiz hayatımızın her anında onlarca ses üzerinden bizi mutlu edebilecek bir müzik fabrikası.

On yıl aradan sonra, 18 Kasım Salı akşamı Cemal Reşit Rey Konser Salonu sahnesinin konuğu olacak olan Grammy ödüllü topluluğun tarihi onlarca önemli kırılma noktası üzerine şekilleniyor. Cazdan tangoya, dönem müziklerinden yirminci yüzyıl bestecilerine kadar oldukça geniş bir repertuara sahip olan topluluk müzikte her defasında yeni sorular sormayı hedefliyor. Otuzuncu yıllarını kutladıkları 2003 yılında, otuz yaşının altında gelecek vadeden bestecilere eser siparişleri veren topluluk, “Bir yaylı çalgılar dörtlüsü nedir?” sorusuna verilebilecek pek çok yanıta sahip. Aralarında Bob Dylan, Jimi Hendrix ve Sigur Rós’un da bulunduğu popüler müzik tarihinin efsane isimlerini yaylı çalgılar repertuarına ekleyen topluluk, konserlerinde John Adams’dan Franghiz Ali-Zadeh’e uzanan bir program ile dinleyenlerini coğrafyalar arası bir yolculuğa davet ediyor.    

Grubun birinci kemancısı ve kurucusu olan David Harrington bir röportajında “Kronos’u ilk kurduğumuz zaman çalmak ve dinlemek istediklerimin büyük bir listesini yaptım. Bu bana yeni müzisyenler ve bestecilerle çalışma olanağı verdi” der. Bu bakış açısından hareket ederek ‘Kronos Performing Arts Association’ (Kronos Performans Sanatları Birliği) isimli oluşumu hayata geçiren topluluk, yaylı dörtlüsü formatının sürekli olarak geliştirilmesi için dünyanın dört bir yanındaki besteci ve müzisyenlerle çalışmalar gerçekleştirmekte. Her yıl ortalama yüz dolayında konser veren dörtlü film müzikleri icrasında da hatırı sayılır bir diskografiye sahip. ‘The Fountain’, ‘Requiem for a Dream’, ‘21 Grams’, ‘Heat’ gibi Amerikan sinemasının başarılı yapımlarının müziklerini seslendiren topluluk, popa kaçmadan popüler olanla ustalıkla mektuplaşabilen bir yapıya sahip. 

40. yıla özel albüm

Geride bıraktığı kırk yılda iki buçuk milyonun üzerinde albüm satışı yapan Kronos Quartet, kırkıncı yıllarını kariyerlerinde kilometre taşı niteliğine sahip beş albümü bir araya getirdiği özel bir set ile kutluyor. ‘Kronos Explorer Series’ ismindeki sette dörtlünün Afrika, Doğu Avrupa, Orta Asya, Meksika, Orta Doğu ve Kuzey Amerika’dan bestecilerle yapmış olduğu işbirliklerinin ürünleri yer alıyor. 1992 yılında kaydettikleri Pieces of Africa albümü ile açılan bu özel çalışma Night Prayers (1994), Caravan (2000), Nuevo (2002) ve Floodplain (2009) albümleriyle devam ediyor. Topluluğun ne derece engin bir müzikal çeşitliliğe sahip olduğunu gözler önüne seren çalışmada, Meksika’nın Mariachi müziğinden, Türkiye’de bir zamanlar Zeki Müren’in de seslendirdiği “Misirlou Twist” eserinin yaylı çalgılar düzenlemesine ellinin üzerinde eser yer alıyor. Djivan Gasparian, Kayhan Kalhor, Astor Piazzolla, Zakir Hussain gibi birçok usta müzisyenin konuk olduğu kayıtlar topluluğun yeni müzikler ve besteciler keşfetmek konusundaki tutkusunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Okyanus ötesinden Tamburi Cemil Bey’e bir selam

Farklı ülkelerin yerel müziklerini kimi zaman kendi düzenlemeleri, kimi zaman ise birlikte çalıştıkları bestecilerin düzenlemeleriyle repertuarlarına kazandıran grup üyeleri, ‘Floodplain’ albümünde ise Türkiye’den Tanburi Cemil Bey’e bir selam göndermişti. Bestecinin Nihavent Sirto eserinin Stephan Prutsman düzenlemesi ile seslendiren dörtlü İstanbul’daki konserde ise yine Cemil Bey’in Evic Taksim isimli eserini seslendiriyor olacak. İstanbul’daki konserin bir diğer dikkat çeken eseri ise Amerikalı besteci Steve Reich’ın 11 Eylül saldırıları üzerine  yazmış olduğu ‘WTC 9/11’ isimli eser. On beş dakika uzunluğundaki eserde, saldırılar sırasında düşen Amerikan Hava Yolları uçaklarındaki telsiz konuşmaları ve  Kuzey Amerika Havacılık Savunma Komutanlığı’nın 11 Eylül günü yapmış olduğu telsiz konuşmaları da yer alıyor. 

Kategoriler

Kültür Sanat Müzik

Etiketler

Kronos Quartet