ARA
Dilin döndüğü kadar Aziz Nesin’i anlatmak
Aziz Nesin’in henüz noktalanmayan yaşamöyküsü, Depo’da açılan ‘Ömrüne Sığmayan Adam: Aziz Nesin 1915-2015’ başlıklı serginin konusu oldu. Nesin, hikâyesini, arşivlerinden çıkan yazı, belge, fotoğraf ve notlar aracılığıyla, kendi anlatıyor.
Tarihsel değil politik bir film
Carla Garapedian’ın 2006 yılında çektiği ‘Screamers’ (Haykıranlar) isimli belgeseli, Türkiye’de ilk defa Documentarist Festivali kapsamında gösterildi. Aynı zamanda bir müzik belgeseli olarak görülebilecek filmin ekseninde, inkâr karşıtı duruşuyla dikkat çeken Amerikalı rock grubu System of a Down var. Garapedian yine de belgeselin asıl meselesinin sadece Ermeni Soykırımı’nın değil, bütün soykırımların özünde yatan evrensel problemi anlatmaya yönelik olduğunu söylüyor. Festival vesilesiyle İstanbul’a gelen Garapedian’la 10 yıl önce çekilen bu belgeseli, bugünden geriye bakarak değerlendirdik.
Adalar’da sağlık sorunu çözüm yolunda
Heybeli, Büyükada ve Kınalıada’daki sağlık istasyonları 365 gün 24 saat hizmet vermeye başladı.
‘Çoğu trans arkadaşım hayatımı kıskanıyor’
21 Haziran Pazar günü yapılacak Trans Onur Yürüyüşü’nden önce, Bedi Keskin’le buluştuk. Keskin, Ermeni bir transeksüel. Bir anlamda ‘ötekinin ötekisi.’ 51 yaşındaki Keskin, Kapalıçarşı’nın en iyi mıhlayıcılarından.
‘Bir ceride mübaaya etmek isterim’ deyip gazete almaya çalışan Sefaradlar
Riva Hayim, İspanya'nın 15. yüzyıl önce kovduğu Sefaradlar'a vatandaşlık iade etmesini ve 500 yıldır ne tam olarak buraya ne de oraya ait görülememe hikayesini yazdı: 500 yıldır bir türlü gelemedik, şimdi de gidiyor muyuz?
Tamzara’nın dokumaları, Tamzara’nın Ermenileri
Defile denen etkinlik, her nerede olursa olsun, tereddüt etmeden “Hiç işim olmaz” diyeceğim bir alan. Ama söz konusu olan Tamzara’da bir defileyse, hele ki bu defilede Tamzara dokumasından üretilen ve o bölgenin genç tasarımcılarının beğenisiyle oluşturulan bir kreasyon söz konusuysa, hayır demek mümkün değildi.
Arzu Geybullayeva: Agos’ta çalıştığım için linç edildim
Azerbaycanlı gazeteci Arzu Geybullayeva, Agos’a haber yaptığı için tehditler alıp ülkesindeki ve Türkiye’deki bazı haber sitelerinde sistematik bir nefret söylemiyle hedef gösterilmişti. Yaşadığı baskılar yüzünden İstanbul’dan bir süreliğine uzaklaşmak durumunda kalan Geybullayeva, o dönemden sonra, çok sayıda siyasi tutuklunun bulunduğu ülkesini ziyaret etmekten de korkar oldu. Uzun bir süreden sonra tekrar Türkiye’ye dönen ve gazetecilik yapmakta kararlı olan Geybullayeva’yla yaşadıklarını konuştuk.