Nazar Büyüm'ü uğurladık

Gazetemiz yazarlarından, yayın dünyasının önemli isimlerinden Nazar Büyüm 20 Kasım geceyarısı hayatını kaybetmişti. Büyüm 30 Kasım Cumartesi günü Kumkapı Ana Kilise’deki törenin ardından toprağa verildi..

Büyüm bir süredir tedavi görüyordu. Nazar Büyüm’ün kaybı gerek edebiyat çevrelerinde, gerekse yayıncılık dünyasında büyük üzüntü yarattı.


30 Kasım Cumartesi günü Kumkapı Ana Kilise'de düzenlenen cenaze törenine geniş katılım oldu. Törene Büyüm'ün ailesi, dostları, mezun olduğu Üsküdar Surp Haç Tıbrevank Okulu'nun eski, yeni yöneticileri, yayın, basın, edebiyat dünyası ve sivil toplum kuruluşlarından çok sayıda isim katıldı.

Ayinde vaazı Üstrahip Hovagim Seropyan verdi. Seropyan Büyüm'ün yaptıklarının önemine değindi, unutulmaz izler bıraktığını söyledi. 

Seropyan Ermenice'de cenaze merasimi için "cenaze" kelimesinin değil, uğurlama kelimesinin kullanıldığını belirterek Nazar Büyüm'ün bugün geniş bir kalabalık tarafından uğurlandığını vurguladı. 

Ayin sırasında Büyüm'ün naaşının yanında Tıbrevank'ın farklı kuşaklardan mezunları saygı duruşunda bulundu. 

Büyüm, merasimin ardından Şişli Ermeni Mezarlığı'nda toprağa verildi. 

Kendi dilinden hayat hikâyesi şöyledir:

“9 Nisan 1944’te Everek’te (Develi) doğdum. Annem Maryani Hanım, babam Demirci Arsen Usta’dır.

İlkokulu, ortaokul 1. sınıfı Develi’de okudum. 1957-62 arasında İstanbul Bağlarbaşı’ndaki Surp Haç Tıbrevank’ta orta-lise öğrenimini yatılı olarak gördüm.

İ.Ü. Edebiyat Fakültesi İngiliz Filolojisi’nde öğrencilik ettim. 1967-70 arasında Eczacıbaşı ilaç fabrikası ilmi bürosunda mütercim tercüman olarak çalıştım.

Askerlikten sonra, Haziran 1972’de Manajans’ta metin yazarlığına başladım. 1975’te oradan ayrılarak, Ersin Salman, Zafer Ataylan, Hasan Parkan’la birlikte, Ajans Ada’nın kuruluşunda yer aldım. 1980 sonunda hisselerimi Ersin Salman ile Zafer Ataylan’a devrederek ayrıldım. Aynı yıl Adam Yayınları’nı, ertesi yıl Anadolu Yayıncılık’ı kurdum.

Adam Yayınları, aralarında Nazım Hikmet’in, Oktay Rifat’ın, Melih Cevdet Anday’ın, Orhan Veli’nin, Aziz Nesin’in, Memet Fuat’ın, Server Tanilli’nin, Yaşar Kemal’in yer aldığı pek çok şair ve yazarın bütün eserlerini, Anadolu Yayıncılık ise Yurt Ansiklopedisi’ni, Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi’ni yayımladı. 12 Eylül 1980 darbesi TDK’yı da kapatınca, o kurumun 35 yıl yazmanlığını yürütmüş olan Ömer Asım Aksoy başkanlığında bir heyete hazırlattığımız Ana Yazım Kılavuzu, o karanlık dönemde yapılan anlamlı işlerimizden biridir. Walt Disney Company ile imzalanan anlaşmalar çerçevesinde yayımlanan Benim İlk Ansiklopedim, Bilgi Dünyasına Yolculuk gibi kaynak yayınlar ise Anadolu Yayıncılık’ın işidir.

1986’da Selahattin Beyazıt ve Osman Kavala ile Ana Yayıncılık’ı kurarak AnaBritannica Genel Kültür Ansiklopedisi’ni yayımlamaya başladım. Temel Britannica ile Britannica Compton’s ansiklopedileri de Ana Yayıncılık çatısı altında yayımlandı.

1982’de Merkez Ajans’ı kurdum. Bu şirket 1993’te ADAM adı altında Ajans Ada ile birleşti. ADAM, hisselerinin %49’unu 1994’te, çoğunluğunu 1999’da The Lowe Group’a devretti. 2000 yılında reklamcılık yaşantımı noktaladım.

Üç kez evlendim. İki kızım (Milena, Ludmilla), bir oğlum (Ali Murad), bir de torumun (Cuba) var.”

Agos gazetesi yazarlarından Büyüm, gazetedeki yazılarını "Dönüp Baktığımda" başlıklı kitapta toplamıştı. Yazılar bir yandan kendisinin 1960’ların başlarından itibaren merkez noktalarında yer aldığı kültür, sanat, edebiyat ve yayıncılık dünyasından eşi bulunmaz tanıklıklar, portreler, galeriler sunuyor,  bir yandan da Kayseri-Develi’de başlayan, İstanbul’da süren bu hayatın bir Ermeni gencinde, bir Ermeni ailesinde bıraktığı izleri canlandırıyor. Büyüm aynı zamanda Açık Radyo’nun da kurucularındandı.

Hrant Dink Vakfı Büyüm’ün kaybından sonra şu açıklamayı yaptı:
“Vakfımız Danışma Kurulu üyelerinden, Nazar Büyüm'ü kaybettik. Kayseri Everek doğumlu, Tıbrevanklı, Türkiye yayıncılık tarihinin önemli isimlerinden Nazar Ahpariğimiz, vakfımızın kuruluşunda ve devamında elini üzerimizden hiç çekmedi. Anarad Hığutyun Binası'na taşındığımızda bahçemize getirdiği ve diktiği nar ağacının toprağını elleriyle döktü, ilk suyunu verdi. Tüm ektiği tohumların çiçek açmaya devam etmesi için onun anısını taşıyarak çalışmaya devam edeceğiz.”

Agos olarak değerli bir yazarımızı ve dostumuzu kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor, ailesine, sevenlerine başsağlığı ve sabır diliyoruz.

Nazar Büyüm
Yıkıntılar Arasında

Nazar Büyüm 19 Kasım 2020’de Agos’ta kaleme aldığı “Yıkıntılar Arasında” başlıklı yazısında şair Michael Rosen’ın kendisi ile paylaştığı ve hayat hikâyesini anlattığı bir şiirinden ilham alarak İngilizce bir şiir kaleme almış,  bu şiiri Rosen ile paylaşmış, kendi eliyle şiiri Türkçe’ye çevirmişti. Şiir, Büyüm’ün ailesinin hayat hikâyesi aynı zamanda:

Michael Rosen’a

Babamın yirmi dört kişiydi ailesi
Kalabalık bir aile
Zaten herkes fazla olduklarını düşündü.
Ve  bunun çaresine baktılar.
O zaman babam onikisindeydi.
Yirmisindeki ve badem gözlü yavuklusuna aşık
kahramanı ağabeyine hayran bir çocuk.
Karmaşa başlayınca babamı gönderdiler,
Yakılan hasatlar, yakılan evler, yakılan insanlar
-bir çarmıhla doğan insanlar.
Neyse.
Daha sonra kendisi de boynunda çarmıh taşıyan
birisi kurtardı onu.
Adını bilmediği bir kente götürüldü.
Ve orada demirci oldu kendisi.

Şimdi bakın, demirciler sağlam insanlardır
hele geniş bir aileden gelmişlerse
hele bir çarmıh varsa taşıdıkları boyunlarında.
Böylece ayakta kaldı işte ve bir aile kurdu.

Babam ümmiydi.
Ve her ümmi gibi
İncil’I bilirdi.
Bana derdi ki, tohum ölmeli
ki yeşerebilsin..
Ben o tohumum işte, sen de meyvem..

İlginç olan şurası:
Babam ve ağabeyi kırk yıl
ötekinin de hayatta olduğunu
bilmeden yaşadılar.
Her ikisi de ayakta kalan
yalnız kendileri sandılar.
Ve adlarını verdiler birbirlerinin
kendi çocuklarına.
Ikisi de öldü yetmişbirde.

İkisi de öğrendiler ömürlerinin son yirmidört yılında
ki öteki kardeşi de hala nefes alıyordu.
Ve hatırlıyordu hala.
Bin mil ayrıydılar birbirlerinden.
Dünya ile yıldızların arası.

Bir vakitler bir bilge dedi ki  bana: Sadece bir aptal söz eder acıdan.
O aptal benim. Bu da benim hikayem.




Kategoriler

Toplum Kültür Sanat