ARA
Kamp Armen'in iadesi için yürüdüler
Kamp Armen’in yıkılmasını önlemek için 17 gün önce başlatılan direniş örgütleyen Kamp Armen Dayanışması, bugün Tünel Meydanı’nda bir yürüyüş çağrısı yaptı. Yüzlerce kişinin katıldığı yürüyüşte kampın Ermeni toplumuna iade çağrısı yapıldı.
Buldan: AKP ile kanımız uyuşmuyor
HDP milletvekili adayı ve İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan, Agos’a konuştu. Parlamentoda AKP’ye destek verebilecekleri iddialarına yanıt veren Buldan “AKP ile bizim kanımız uyuşmuyor. Böyle bir gündemimiz yok” dedi.
Hrant Güzelyan, Kamp Armen'in nasıl kurulduğunu anlatıyor
2007 yılında kaybettiğimiz Hrant Küçükgüzelyan, ya da daha çok bilinen adıyla Hrant Güzelyan, Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi’nin ve o bünye içinde kurulmuş olan ‘Badanegan Dun’un (Çocuk Yuvası) kurucusu. İsahak Akkaya adlı dostumuz, yaşamının son yıllarını Fransa’da geçiren Küçükgüzelyan ile 2006’da, yani ölümünden bir yıl önce yaptığı video söyleşinin bir kopyasını gönderdi bize. Biz de bu söyleşinin, Kamp Armen’in kuruluş yıllarına ilişkin bölümünün deşifresini paylaşalım istedik.
Çarents, ‘güneş tadında’ bir öykü
Istanbul Art News Edebiyat dergisinin Mayıs sayısında, ‘Kars’ın güneş tadındaki şairi: Yeğişe Çarents’ başlıklı bir kısa öykü var. Nazlı Karabıyıkoğlu imzalı öyküde, yazar, henüz çocuk yaştaki büyük şair Yeğişe Çarents’in peşine takılmış; beraber Kars Çayı’nın kenarından geçip köprüleri aşıyor, Kars’ın tarlalarından geçerek yemyeşil tepelerine ulaşıyor ve günü bu tepeden Ani’yi ve uzaktaki Ermenistan’ı seyrederek bitiriyorlar. Bu pastoral yolculuk, Çarents’in ‘Nayiri Ülkesi’nden Sovyet Ermenistan’a uzanan hayat hikâyesiyle birleşiyor. Puşkin tarafından Nazlı’nın kulağına fısıldanan, hakkında çok az şey bildiği Çarents, öykünün sonuna geldiğinde, artık bir dost onun için. Nazlı Karabıyıkoğlu’ndan, Yeğişe Çarents’le çıktığı Kars yolculuğunu dinledim.
Anneannem anlatıyor, dinler misiniz?
Bazen kapatıyorum gözlerimi dünyaya. Sesler, çığlıklar patlıyor kulaklarımda. İnsanlar görüyorum hayalle gerçek arası. Eskiden varlardı, şimdi yoklar. Anlattıkları geliyor aklıma. Yürüyorlar sessizce geçmişten bu güne, “bir vardık, bir yoktuk” diyorlar. Onlar anne, onlar baba, onlar evlat. Neredeler? Neden kayıplar? Neden yüz yıl sonra bile sessizlikte “Biz vardık ve varız” diye fısıldıyorlar vicdanlara.
Türkiye'nin İlk Mülteci Film Festivali Ankara'da
Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) son yıllarda Türkiye ve bölgesel gündemin önemli konularından biri olan zorunlu göç konusu ile ilgili bir film festivali düzenleniyor.
‘Travmaya çözüm üretmeden soykırım hakkında konuşmak acıları pornografikleştirir’
Ermeni Soykırımı’nın inkârı konuşulduğunda, bu inkârı inşa edenler içinde belli devlet kurumları ve bazı üniversiteler ön plana çıkıyor. Üniversitelerin ve akademyanın inkârdaki rolünü, keza kimilerinin de inkârın aşılmasında takındığı tavrı, yakın tarih ve kolektif kimlikler üzerine çalışan Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Bülent Bilmez’le konuştuk.
‘Kadınlar 1915 ve 1938 anlatılarında bugünü arıyor’
‘İradenin İyimserliği’, 2000’li yıllarda kadınların yüz yüze kaldıkları sorunlara ve farklı kollara dağılan üretimlerine 14 farklı metinle bakıyor. Derlemede yer alan metinlerden biri 1915 veya Dersim 1938’den yola çıkan kadın yazarların üretimine odaklanan ‘İçlerini Ateşe Gösterenler’ başlıklı inceleme. Metnin yazarı Sema Aslan, acının edebiyata konu olmasını ve kadın yazarların geçmişle bağını anlattı.
Koç Üniversiteliler Dayanışması’ndan metal işçilerine destek
Koç Üniversitesi’ndeki eğitim sorunları ve ağır çalışma koşullarına karşı bir araya gelen taşeron işçiler, asistanlar ve öğrenciler, metal işçilerinin bir haftadır devam eden grevine destek mesajı yolladı.