ARİ K. DEMİRCİOĞLU

Seçime giderken Ermenistan’daki siyaset, üç ana hat üzerinde şekilleniyor. Paşinyan’ın en büyük avantajı, muhalefetin bölünmüş olması. Özellikle Koçaryan’ın güvenlikçi söylemiyle Tatoyan’ın reformist çizgisi arasında sıkışması muhtemel kararsız seçmen, 2026 sandığının kilidini oluşturacak gibi gözüküyor.

20 Eylül Cumartesi günü Yerevan’da, Başbakan Nikol Paşinyan’ın liderliğini üstlendiği, Sivil Sözleşme Partisi’nin yedinci kurultayı gerçekleşti. Kurultayda parti tüzüğünde yapılması düşünülen değişikliklerle beraber 2026 seçimlerinde halkın oyuna sunulacak parti programı ile birlikte Dördüncü Cumhuriyetin de defacto başladığı duyuruldu. Seçimlerde halktan yeni anayasanın halk oylamasına sunulmasına fırsat verecek bir çoğunluk talep edildi.

Türkiye ve Ermenistan için tarihi önemi olan bu ziyaret gerçekleşirken, İstanbul Ermenileri tarihi için utanç kaynağına sebep olacak -umarız tekrarlanmayacak- ve Türkiye Ermenileri Patrikhanesi’nin tarihine kara bir leke olarak yazılacak bir rezilliğe daha şahit olduk. Patriğin yokluğunda muhtemelen de Ana Taht Eçmiadzin’den gelen talimatla Patrikhane yetkilileri Patrikhane’nin kapılarını kilitledi ve evine gelen misafire içeride olmalarına rağmen “evde değiliz” oyununu oynadı.