Tutuklu vekillerin tahliyesinin önü mü açılıyor

TBMM Adalet Komisyonu, yargı sisteminin hızlandırılması amacıyla hazırlanan ve '3. Yargı Paketi'ni kabul etti. Kanun tasarısında tutuklamalara'somut olgu' şartı getiriliyor ve adli kontroldeki üst sınır kaldırılıyor. Böylece tutuklu milletvekilleri için tahliye yolunun açılması bekleniyor. Yeni yargı paketiyle, lüzumlu ev eşyalarının haczedilmesi de yasaklanıyor.

 

Adalet Komisyonu'nda kabul edilen, 3. yargı paketi 108 maddeden oluşuyor. Kamuoyunda '3. yargı paketi' olarak kullanılan tasarının tam adı; 'Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun Tasarısı'.

Tasarıda Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 100. maddesine, tutuklama kararı verilebilmesi için 'somut olguların bulunması gerektiği' eklendi. Böylece hakim tutuklama kararlarını somut gerekçelere bağlamak zorunda olacak. Ayrıca tasarıyla, adli kontroldeki 3 ve 5 yıllık üst sınır da kaldırılıyor. Bu iki maddenin yasalaşması halinde tutuklu milletvekillerinin serbest kalmasının yolunun açılması bekleniyor.

'Yürütmeyi durdurma' davalarının açılması da zorlaşıyor. Tasarıya göre, hakimlerin yürütmeyi durdurma kararı vermesi için, 'idarenin savunmasını alma' şartı getirilecek. 2 kez aynı sebepten yürütmeyi durdurma talebinde bulunulamayacak. Anayasa Mahkemesi'ne iptal davası açıldıysa yürütmeyi durdurma istenemeyecek.

Basın-yayın ve düşünce açıklama yöntemiyle işlenmiş suçların dava ve cezaları da erteleniyor. Ancak madde, adli para cezası ya da 5 yıldan fazla olmayan hapis cezası gerektiren suçları kapsıyor. Kişi aynı suçu üç yıl içerinde tekrar işlerse ertelenen davaya veya cezanın infazına kaldığı yerden devam edilecek.

Haciz işlemlerinde düzenleme

Yargı paketi, haciz işlemlerine ilişkin de yeni düzenlemeler getiriyor. Tasarıyla lüzumlu ev eşyalarının haczedilmesi de yasaklanıyor. Hacizli mallar elektronik ortamda satılacak. İcra ve iflas dairelerinde nakit ödemeye de son veriliyor.

Ayrıca, Tasarıya göre, Meclis Genel Sekreteri ile düzenleyici ve denetleyici kurumların başkanları da Danıştay üyesi olabilecek.

CMK VE BASIN SUÇLARI

Meclis Adalet Komisyonu’nda 3. Yargı Paketi’nin CMK ve Basın Suçlarına ilişkin 11 maddesi kabul edildi. Tasarıda alt komisyon raporu doğrultusunda yapılan değişikliğe göre tutuklulukta adli kontrolün uygulanması için “üst sınırı beş yılı geçmeyen suçlar” ibaresi çıkarıldı. Adli kontrol böylece tamamen hakimin takdirine bırakıldı. Bu durumdan tutuklu milletvekilleri de yararlanabilecek. Pakete Genel Kurul’daki görüşmeler sırasında CMK 250. maddesini de içeren bir değişikliğin de eklenebileceği belirtiliyor.

3 ve 5 yıllık üst sınır tamamen kaldırıldı

Üçüncü Yargı Paketi’nin Adalet Komisyonu’nun önceki günkü toplantısında tutuklu milletvekillerine tahliye yolunu açabilecek olan önemli bir madde kabul edildi. CMK’nın ‘tutuklama kararı’ başlıklı maddesinde yapılan değişiklikle, tutuklama kararı vermeden adli tedbir uygulamadaki 3 ve 5 yıllık üst sınır tamamen kaldırıldı. Adli kontrol kararını uygulama yetkisi tamamen hakimin takdirine bırakılırken, hakim adli kontrol kararını verirken sanık hakkında istenen cezanın üst sınırına bakmayacak. Bir mahalleden ayrılmama, karakola imza verme gibi adli kontrol yöntemlerinden birisinin uygulanması kaydıyla hakimler tutuksuz yargılamaya karar verebilecek.

Tutuklamada ‘somut olgu’ şartı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları da dikkate alınarak, CMK’nın ‘’tutuklama kararı’’ başlıklı maddesinde yapılan bir başka değişiklik de ‘tutuklamada somut olgu’ zorunluluğu oldu. Buna göre, tutuklamaya ilişkin kararlarda kuvvetli suç şüphesi ve tutuklama nedenlerinin varlığıyla tutuklama tedbirinin ölçülü olduğunun somut olgularla gerekçelendirilerek açıkça yazılması gerekecek. Hakim veya mahkeme; tutuklamaya, tutuklamanın devamına ve tahliye isteminin reddine ilişkin karar verirken, kuvvetli suç şüphesinin varlığını, tutuklama nedenlerinin varlığını ve somut olayda tutuklama tedbirinin ölçülü olduğunu somut olgularla gerekçelendirecek.

'Terör suçu'nda tebliğ ve dosya incelemesi

Komisyonda kabul edilen bir başka maddeye göre, terör soruşturmasında görev alan kamu görevlilerinin soruşturma veya çağrı kağıtları, yakınlarının zarar görmemesi amacıyla ev adresi yerine iş adresine tebliğ edilecek. Avukatın dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürecek ise bu yetki kısıtlanabilecek. Ancak, şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları için en çok 3 gün süreyle kısıtlama kararı verilebilecek.

Üye olmadan örgüte yardım suçu

Kabul edilen bir değişiklik önerisine göre de örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişiye örgüte üye olmak suçundan dolayı verilecek ceza yarısına kadar indirilebilecek. Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi örgüt üyesi olarak cezalandırılacak, ancak örgüt üyeliğinden dolayı verilecek ceza 3’te 1’ine kadar indirilebilecek.

Hakim ve tanığı etkilemeye 4 yıl

Görülmekte olan bir davada veya devam eden soruşturmada, hukuka aykırı karar vermesi veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması için yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs eden kişi, 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.

CMK 250. MADDE hazırlığı sürüyor

Meclis Adalet Komisyonu’ndaki 3. Yargı Paketi görüşmeleri devam ederken, Adalet Bakanlığı’nda da 4. paket üzerinde çalışmalar sürüyor. 800’e yakın kişinin serbest kalmasını sağlayacak ve örgüt suçlarını düzenleyen CMK 250 ile ilgili değişikliğin ya 4. pakette yeralacağı ya da görüşülmekte olan pakete sonradan eklenebileceği belirtiliyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CMK 250 ile ilgili değişiklik konusundaki soruya, “Konu salt 250’ye yönelik değil. 4 paket üzerinde Adalet Bakanlığımızın çalışmaları var. Alt komisyon çalışmaları vs. Öyle zannediyorum ki önümüzdeki hafta içerisinde nihai çalışmaları yapıp, ondan sonra da ne gibi bir metinle Parlamento’da genel kurula inecek, bunları da göreceğiz” diyerek değişikliğin Meclis gündemine geleceği mesajını verdi.

Basın suçlarına bir kerelik erteleme getiriliyor

Adalet Komisyonu’nda kabul edilen bir diğer değişikliğe göre 31 Aralık 2011 tarihine kadar basın yayın yoluyla ya da düşünce açıklama yöntemleriyle işlenen, adli para cezası ya da üst sınırı 5 yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı kamu davası açılması ile kovuşturmanın veya kesinleşmiş olan mahkumiyet hükümlerinin infazı ertelenecek.

  • KAMU DAVALARI: Kamu davasının açılmasının veya kovuşturmanın ertelenmesi kararı verilen kişinin erteleme kararının verildiği tarihten itibaren 3 yıl içinde yeni bir suç işlememesi halinde, kovuşturmaya yer olmadığı veya düşme kararı verilecek.

  • BASIN DAVASINA 4 AY SINIRI: Basılmış eserler yoluyla işlenen suçlarda günlük süreli yayınlar yönünden 4 ay, diğer basılmış eserler yönünden 6 ay içinde dava açılması zorunlu olacak.

  • SES KAYDINI YAYINLAYANA DA CEZA: Tasarıyla, haberleşmenin gizliliğini ihlal edenlere verilen hapis cezaları, caydırıcılığı sağlamak amacıyla artırılıyor. Kişiler arasında haberleşmenin gizliliğini ihlal eden kişiye uygulanacak hapis cezasının alt sınırı 6 aydan bir yıla, üst sınırı da 2 yıldan 3 yıla çıkarılacak. Suç haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle işlenirse ceza bir kat aratacak. Bu kayıtları ifşa edene 2-5 yıl hapis cezası verilecek.

(vE)