Türkiye vatandaşlığını kaybedenler için kanun teklifi

HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na Türk Vatandaşlığı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi iletti.

Çelik’in önerdiği kanun şöyle:
“Bu maddeyle, vatandaşlığını kaybetmiş, zorla göç ettirilmiş, nüfus mübadelesine tabi tutulmuş, zorla tehcir edilmiş ve sürgün edilerek vatandaşlığını kaybetmiş kişilerin ve belli bir dereceye kadarki yakınlarının Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına yeniden alınması amaçlanmıştır. 
Bu maddeyle, 1 Ocak 1914 tarihinden sonra her ne sebeple olursa olsun vatandaşlıktan çıkarılanların ve belli bir dereceye kadarki yakınlarının; din, dil, ırk, inanç ve politik ayrım yapılmaksızın vatandaşlığa yeniden alınma imkânı getirilmiştir”
Çelik teklifinin gerekçesini “Cumhuriyetin kuruluşu öncesi ve sonrasında homojen bir toplum yaratma fikriyle öne çıkarılan Türk-Sünni kimliği beraberinde ‘ötekiler’ oluşturmuştur. Bu anlamda, Türk-Sünni kimliği dışında kalan tüm etnik kimlik ve inanç grupları adeta ‘tehlike’ şeklinde yansıtılmıştır. Bu beraberinde, sürgün ve pogromların önünü açmıştır. Katı ve geçirgen olmayan resmî söylem geçmişle yüzleşmenin önünde engel oluştururken, zorunlu göç ve vatandaşlıktan çıkarılmalara da zemin oluşturmaktadır” ifadeleriyle açıkladı. 

Gidenler için
Tuma Çelik “1914-1923 yılları arasında Pontuslu Rumlar tehcir yaşamış ve çeşitli araştırmacıların ortaya koyduğu üzere 350.000 dolayında Pontuslu Rum katledilmiştir. 27 Mayıs 1915’te ilan edilen Tehcir Kanunu 1 Haziran 1915 tarihinde dönemin resmî gazetesinde yayımlanmıştır. Bu tarihlerin hemen öncesinden başlayarak, Ermeni ve Süryaniler yüzyıllardır yaşadıkları topraklardan zorla sürgün edilmişlerdir. Cumhuriyet döneminde azınlıklara yönelik uygulanan sürgün, baskı ve pogromlar devam etmiştir. 1923 Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi, 1924 Nasturi Sürgünü, 1934 Trakya Pogromu, 6/7 Eylül 1955 Pogromu, 1964 yılında Rumların sürgün edilmesi bu politikaların uzun yıllar devam ettiğini göstermektedir” dedi. 
Çelik,  “Bunlarla birlikte, ülke demokrasisinde ciddi bir yara açan 1980 Askeri Darbesi’yle birlikte 14.000 kişi vatandaşlıktan çıkarılmıştır. Bu dönemde aralarında sol görüşten, Alevi ve/ya Kürt olan binlerce kişi fişlenmiş ve Avrupa’ya göç etmek zorunda bırakılmıştır. Yine 90’lı yıllarda yaşanan çatışmalar nedeniyle binlerce Süryani ve Ezidi Avrupa’ya gitmek durumunda kalmıştır. 1990’lardaki köy yakma ve boşaltmalardan ötürü binlerce Kürt yerlerinden edilmiş, batı şehirlerine veya yurt dışına göç etmek zorunda kalmıştır. Bu kanun teklifinin yasalaşması halinde yaşanan acı ve travmalar bir nebze olsun hafifleyecek, geçmişle yüzleşmenin önü açılacaktır. Bu teklifin yasalaşması, toplumsal gruplar arasındaki güveni artıracak, ülke barışına katkıda bulunacak ve ülkenin çok kültürlü, çok kimlikli yapısının korunması için önemli bir adım olacaktır” ifadelerini kullandı.



Kategoriler

Genel