İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ve 28 İYİ partili , Türkiye-Ermenistan sınırındaki Alican Sınır Kapısı'nın isminin "Talat Paşa Sınır Kapısı" olarak değiştirilmesi için TBMM Başkanlığı'na kanun teklifi vermişti. ABD ve Kanada'da faaliyet gösteren Zoryan Enstitütüs teklife tepki gösterdi ve yeni bir öneri sundu.
Enstitü'nün açıklaması şöyle:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulan, Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınır kapısının Ermeni Soykırımı’nın baş mimarı olan Talat Paşa adıyla yeniden adlandırılması yönündeki teklifi derin endişe ve hayal kırıklığıyla karşılıyoruz. Osmanlı İmparatorluğu’nun İçişleri Bakanı olarak Talat Paşa, 1,5 milyondan fazla Ermeni’nin sistematik olarak yok edilmesini planlayan ve uygulayan başlıca kişiydi. Bu süreçte 2.000'den fazla kilise yıkılmış, tüm yerleşim yerleri silinmiş ve milyonlarca insan atalarının topraklarından zorla sürülmüştür.
Barış ve uzlaşma potansiyeli taşıyan bir sınır kapısının, bu tür toplu katliamlarla özdeşleşmiş bir kişinin adıyla anılması son derece duyarsız bir davranış olduğu gibi, insan onuruna, tarihsel hakikate ve ahlaki sorumluluğa da aykırıdır. Bu tür bir adlandırma, geçmişteki suçları meşrulaştırma riski taşımakta ve hâlâ iyileşmemiş yaraları daha da derinleştirmektedir.
Buna karşılık, Türk liderlere ve kamuoyuna, umut, hakikat ve ortak insanlık temellerine dayanan bir alternatif düşünmelerini tavsiye ediyoruz. Örneğin, etnik şiddete karşı duruşuyla tanınan, Ermeni kökenli bir Türk vatandaşı olan Hrant Dink gibi vicdan sahibi bir şahsiyetin adı neden verilmesin? Tüm Anadolu halklarının—Ermeniler, Türkler, Kürtler, Hristiyanlar, Müslümanlar ve diğerleri—birliğini ve ortak geleceğini temsil eden bir isim tercih edilmelidir. Böyle bir ad, hatırlamayı, uzlaşmayı ve geçmişin dehşetlerinin bir daha asla tekrarlanmaması gerektiği inancını teşvik eder.
Türk akademisyenleri, sivil liderleri ve seçilmiş yetkilileri tarihle yüzleşmenin bir cesaret ve erdem meselesi olduğunu unutmamaya davet ediyoruz. Almanya, Holokost suçlarını kamuoyuna açık bir şekilde kabul etmiştir. Kanada, Yerli halklara karşı işlediği hatalarla yüzleşmiştir. Türkiye’nin de, Ermeni, Pontus Rum, Süryani ve diğer Hristiyan azınlıklara karşı işlenen ve 4,5 milyondan fazla insanın ölümüne ve sürgününe neden olan suçları tanıma zamanı gelmiştir.
Gerçek ulusal güç, inkârda değil, tarihi dürüstçe kabullenme cesaretindedir. Bu teklifin yeniden değerlendirilmesini; karşılıklı saygı, insan onuru ve ortak insanlık değerleri çerçevesinde gerçekleşmesini umut ediyoruz.
Saygılarımızla,
Zoryan Enstitüsü/Uluslararası Soykırım ve İnsan Hakları Enstitüsü"
İYİ Parti'nin kanun teklifinde "Bugün, Alican Sınır Kapısı’nın Talat Paşa’nın ismiyle anılması, coğrafyamıza kazınacak bir saygı nişanesidir. Bu değişiklik, yalnızca bir tabelanın değiştirilmesi değil; Türk milletinin kendi tarihine, kendi kahramanlarına ve kendi hafızasına sahip çıkma iradesinin güçlü bir beyanıdır." denmişti.