İsrailli bir yerleşimci tarafından öldürülen Oscarlı belgesel "No Other Land"in çalışanlarından Filistinli öğretmen Hadalin'in cenazesi, İsrail tarafından ailesine teslim edilmiyor. Hadalin'in köyündeki kadınlar cenaze teslim edilene kadar açlık grevinde olacaklarını duyurdu.
Oscar ödüllü belgesel “No Other Land”in çalışanlarından Filistinli aktivist ve öğretmen Awdah Muhammed Hadalin, 28 Temmuz’da Batı Şeria’daki Umm al‑Khair köyünde İsrailli bir yerleşimci tarafından göğsünden vurularak öldürüldü. İsrail polisinin, öldürülen Hadalin’in cenazesini teslim etmemesi nedeniyle önce eşi ve yeğeni, dün de köyündeki kadınlar açlık grevine girdiğini duyurdu.
Cenaze için açlık grevi
Hadalin’in öldürülmesinden sonra İsrail polisi, önce cenazeyi ailesine teslim etmeyi reddetti ve ardından ise sadece 15 kişinin katılacağı bir törenle cenazenin köy dışında defnedilmesini şart koştu. Aile bu koşulları reddetti.
Öte yandan, cenaze polis tarafından tutulurken 31 yaşındaki Hadalin’i öldüren İsrailli yerleşimci Yinon Levi, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanmak yerine ev hapsine çarptırıldı.
Bunun üzerine Umm al‑Khair köyünden yaşlılar ve çocuklar da dahil olmak üzere, birçok kişi Hadalin’in cenazesinin geri verilmesini talep ederek açlık grevine başladı.
Middle East Eye’a konuşan grevcilerden bazıları, greve başladıktan sonra İsrail polisinin gece saatlerinde baskınlar yapmaya, özellikle erkeklere şiddet uygulamaya ve tutuklamaya başladığını anlattı. Hadalin’in baldızı İhlas Hazalin, “Ben böyle vahşet görmedim” diyerek, “Grevci kadınlardan biri, evinde, ev kıyafetleriyle uzanırken, polisler geliyor, kocan nerde, kardeşin nerde diyorlar. İstedikleri kişileri bulamayınca, önüne gelen erkekleri dövüyorlar” diye anlattı.
Hazalin, “Kendi şartları dışında Awdah Hadalin’in cenazesini bize vermeyeceklerini anladık. Ama biz Umm al-Khair halkı, bu şartları asla kabul etmeyeceğiz” diye ekledi.
O kadar vakit yok
Batı Şeria'daki Filistin topluluklarını zorla yerinden edilmekten ve saldırılardan korumaya odaklanan uluslararası STK'lardan oluşan Batı Şeria Koruma Konsorsiyumu Başkanı Allegra Pacheco, Batı Şeria'daki yerleşimci şiddetinin Gazze ile "sıkı şekilde bağlantılı" olduğunu söyledi ve şunların altını çizdi: “Yaralanan insanlar hapiste. Bunu engellemeye çalışan insanlar hapiste. Kendini savunan insanlar hapiste. Ve elinde silah olan, silahını kameralar önünde ateşleyen adam evinde oturmuş kahvesini içiyor.”
Pacheco, bu hafta birçok ülkenin Filistin’i tanıyacağı açıklamalarına da atıfta bulunarak, Filistin’in tanınmak için Eylül’e kadar vakti olmadığını, Batı Şeria halkının acil yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi.
Pacheco, “Çünkü insanlar o zamana kadar ölmüş olacak, Batı Şeria’da acil yardıma ihtiyacımız var” diye konuştu.
Umm al-Khair köyü kadınlarının ümidi ise açlık grevinin işe yaraması. Hazalin, “Allah’ın yardımıyla, inşallah yaptığımız açlık grevi işe yarar ve onu bize teslim ederler. Etmezler ise köyün erkekleri de 24 saat içinde greve katılacakları sözünü verdiler” diyor ve ekliyor: “Allah şahidim olsun ki, cenazesi gelene kadar greve devam edeceğiz.”
Kaynak: Middle East Eye, Guardian