Simon’s Cat’in, kedilerin internet istilasındaki yeri ve önemi

Merve Aydın, sevimli, ısrarcı ve sürekli aç kedilerle birlikte yaşayan insanların ve aslında kendi dört kedisinden esinlenerek onların hikâyesini anlatan Simon Tofield’in hazırladığı animasyon serisi Simon’s Cat’i yazdı.

MERVE AYDIN

Kediler ve kedi videoları son yıllarda sosyal medya ve internet dünyasını ele geçirmiş bir halde. Bu kedilerin dünyayı ele geçirmek için kurdukları bir komplo mudur? Yaklaşık son beş yıldır tüm takdirleri toplayan Simon’s Cat ise kedileri çok yalın ve çok net bir şekilde sunan bir anlatı. O zaman Simon Tofield bu komplonun baş yaratıcılarından biri midir?

Kedilerle yaşama tecrübesi olanlar onların ne kadar sevimli, ısrarcı ve sürekli aç olduklarını bilirler. Aslında kedilere sevimli fakat sevimli oldukları kadar da zor bir arkadaş diyebiliriz rahatlıkla. Bu aç ve ilgi manyağı kedilerin ihtiyaçlarını belirtmek için kurdukları iletişim ise bazen ve hatta çoğunlukla beraber yaşadıkları insanı ‘mağdur’ etme şeklinde gerçekleşebilir. Siz bilgisayarda çalışırken veya televizyon izlerken ekranın önüne geçip “beni izleyeceksin” bakışlarıyla sizin “ne yapıyorsun?” sorunuza cevap vermeleri, evde yalnız kaldıklarında evi alt üst edip siz eve geldiğinizde “ay bugün de çok yorulmuşum” deyip bir köşede sizin evi toplamanızı izlemeleri, koltuk ve dolap altlarındaki gizli hazineleri ve bunun gibi daha birçok sayısız kahramanlıkları, tüm kedilerin anlaşıp insanlara yaptıkları şeyler hissini uyandırıyor açıkcası.

“Kedicik niye delirdi?” sorunuzun tek ve basit cevabı çoğunlukla “Yemek, hemen şimdi” olunca ve tabağına mama koyduktan sonra birden ilişkiniz sevimliliğe dönüşünce var oluş amacınızı anlıyorsunuz: “Ey insan, ey evinde kediyle yaşayan insan, sen kediyi beslemek ve o istediği zaman onunla oynamak için yaratıldın!” Sonuçta bir zamanlar kendilerine tapınılmış hayvanlar olarak tarihin o döneminden hiç çıkamamışlar hissini sürekli uyandırmaktalar.

Kedilerin tüm bu ortak özelliklerine bakınca İngiliz çizer Simon Tofield’ın hazırladığı Simon’s Cat dizisinin gerçek olaylardan esinlenerek hazırlandığını da anlamak hiç zor olmuyor bu yüzden de.

Simon’s Cat, hayatını animasyona, çizmeye, ve doğal hayata adamış Simon Tofield’in beraber yaşadığı dört kediden esinlenerek hazırladığı animasyon dizisi. Başkahramanımız Simon’s Cat, yukarda bahsettiğimiz gibi meraklı, aç, sevimli ve beraber yaşadığı insana çektirdiklerinden bihaber bir kedi.

Tofield’ın çizerlik hikâyesi çocukken çizgi filmlerden esinlenip küçük flipbooklar hazırlamakla başlıyor. Simon’s Cat ise 2008 yılında Tofield kendi kendine bir bilgisayar programı öğrenmeye çalışırken ortaya çıkmış. Dizinin ilk bölümü “Cat Man Do” sabahları acıkan bir kedinin beraber yaşadığı insanı uyandırarak mama istemesi hikâyesi.

 

 

Tofield verdiği bir röportajda “Kedileri küçüklükten beri hep sevmişimdir ve bir kısa film yapmak için oturunca aklıma ilk gelen şey, sevgili kedim Hugh’ın sabahları beni uyandırma hikâyesi oldu. Hugh her sabah yatağıma tırmanıp, kafama pati atarak sabah kahvaltısı zamanı olduğunu söylemek için uyandırır” diyerek olayların aslında gerçek hikâyelere dayandığını belirtmektedir.

Bu ilk bölüm İngiliz Animasyon Ödülleri yarışmasında En İyi Komedi ödülüne de layık görüldü. Şu anda 6 kitabı, Daily Mirror’da karikatürleri olan bu kısa animasyonlar Walt Disney Animasyon Stüdyoları tarafından yayınlanıyor. Çıktığı kitap tanıtım turlarında da kedi severlerle kedi hikâyeleri paylaşan Tofield, kedilerin hep aynı oldukları halde sürekli karşısındakini şaşkınlığa uğratma ve kendilerini sevdirme beceleriyle gönüllerde edindikleri tahtın asıl ilham kaynağı olduğunu söylüyor.

Bir saniyesi için 12-25 çizim gereken ve bu yüzden de sık sık yenileri üretilmeyen animasyonlar için şu sıralar küçük bir takımla beraber çalışıp, daha çok konu ve video oluşturmaya çalışan Tofield’in gelecek kısa filmlerini tüm kedi severler olarak heyecanla beklemekteyiz.

 

 

 

Kategoriler

Şapgir

Etiketler

Simon’s Cat