Dink ve Zirve katliamları Santoro cinayetiyle başladı

Öldürülüşünün 6. yılında Santa Maria Katolik Kilisesi'nde düzenlenen anmada, Rahip Santoro'nun tek amacının 'sevgiye dayalı bir yaşam tarzı' olduğu dile getirildi. Orhan Kemal Cengiz, 'Hem polisin hem de JİTEM'in parmağı' olduğunu söylediği Hrant Dink cinayetinde, Santoro davasının tekrar açılmasının anahtar işlevi görebileceğini anlatıyor.

Trabzon'daki Santa Maria Kilisesi'nin Katolik rahibi Andrea Santoro'nun öldürülmesinin üstünden altı yıl geçti.

Rahip Santoro anıldı

Santa Maria Katolik Kilisesi'nde silahlı saldırı sonucu öldürülüşünün 6. yılı anmasında Santoro’nun öldürüldüğü sıraya çiçek konuldu ve mum yakıldı.

Santoro, Santa Maria Katolik Kilisesi’nde düzenlenen 1.5 saat süren ayinle anıldı. İzmir’den gelen ve İzmir Başpiskoposu Ruggero Franceschini’nin selamlarını getirdiğini söyleyen Massimiliano Palinuro, ayinin başında yapılan duanın ardından, 'Andrea’nın tti' ifadesinde bulundu. Anma törenine Rahip Andrea Santoro’nun Roma’dan gelen kız kardeşi Maddalena Santoro, Roma ve İzmir’den gelen din görevlileri ile 10 kişi katıldı. Santoro’nun dua ederken vurulduğu sıraya çiçek konuldu ve mum yakıldı. Koltuğun yanındaki sütunun üzerinde asılan ve Santoro’nun fotoğrafının da bulunduğu çerçevedeki, 'Rahip Andrea Santoro, 05.02.2006 tarihinde bu yerde dua ettiği sırada uğramış olduğu talihsiz saldırı sonucunda hayatını kaybetmiştir' yazıyordu.

Sadece tetikçi ceza aldı

Rahip Santoro, 5 Şubat 2006 tarihinde, İskenderpaşa Mahallesi Santa Maria Katolik Kilisesi’nde, 16 yaşınd

aki Oğuzhan Akdin'in silahlı saldırısı sonucunda dua ederken ölmüştü. Olaydan 3 gün sonra Trabzon’da yakalanan Akdin’e, yargılandığı davada 18 ay 10 gün hapis cezası verildi.

Sadece tetikçinin yakalandığı cinayetin Hrant Dink cinayeti ve Malatya Zirve Yayınevi katliamıyla ilgisinin olduğu görüşünün üzerinde duruluyor. 'Örgüt de var delil de' diyen savcı Hikmet Usta'nın geçtiğimiz hafta, Rahip Santoro cinayeti ve Malatya Zirve Yayınevi katliamı davalarının dosyalarını istettiği biliniyor.

Orhan Kemal Cengiz Kafes Eylem Planı'na işaret ediyor

Santoro cinayeti hakkında Bianet'e konuşan hukukçu-yazar Orhan Kemal Cengiz, Santoro cinayeti, Hrant Dink cinayeti ve Malatya'da Zirve Yayınevi'nde gerçekleşen katliamı bir bütün olarak ele almak gerektiği görüşünde.

Üç olay arasında pek çok şüpheli bağlantı olduğunu düşünen Cengiz, Santoro dosyasının, olayın bir çocuğun üstüne yıkılarak kapatıldığını, oysa dosyanın yeniden açılması durumunda Hrant Dink cinayeti ve Zirve Yayınevi katliamını da aydınlatabilecek delillere ulaşılabileceği görüşünü ifade etti.

Bianet'te dün (5 Şubat Pazartesi) yayımlanan röportajdan satır başları şu şekilde:

  • Ergenekon iddianamesi Ege Ordusu İstihbarat Başkanlığı belgesinde misyonerlik faaliyetleri altında sıralanan şehirlerde Hristiyanlara yönelik, çocuk ya da akli dengesi bozuk kişilerce saldırılar artıyor(Ertuğrul Mavioğlu – 14.08.2008 /Bianet).

  • Yasin Hayal'in Rahip Santoro'yu dövdüğü iddiası ve Muhittin Zenit – Dink ve Santoro cinayetleri bağlantısı havada kaldı.

  • Hrant Dink, Rahip Santoro cinayetleri ve Zirve yayınevi katliamı katil profilleri aynı: 17-19 arası, bir şekilde devletin istihbarat birimleriyle bağlantılı Ergenekon'da örgütlenmesi istenen gençlik.

  • Kafes Eylem Planı'nda gayrimüslümlere yönelik saldırıların 'Santoro, Dink ve Malatya operasyonları' olarak geçiyor. Planın ortaya çıkmasıyla Adalet Bakanlığı, başlangıç noktası olan Rahip Santoro cinayeti dosyasını yeniden açmalıydı.'Santoro cinayeti dosyası tekrar açılsa belki Hrant Dink'i, Malatya'yı daha başka bakış açılarıyla kavramamızı sağlayacak bilgi ve belgeler ortaya çıkacaktı.'

  • Sadece polisi veya sadece askeri sorumlu ilan etmek hatalı. Cinayetlerde JİTEM'in de polisin de parmağı var. Polis istihbaratı JİTEM eylemlerini engellemek istemedi.

  • Misyonerlik ilk olarak 2001 Milli Güvenlik Kurulu'nda tehdit kapsamında ele alındı, 2002'de ve sonrasında da cinayetlere zemin hazırlamak için her sene gündeme getirildi.

  • Ankara Ticaret Odası misyonerliklerle ilgili rapor hazırladı, bazı Ergenekon sanıkları misyonerlik karşıtı kitaplar yazdı.

  • Ergenekon, misyonerlik gibi ortak bir düşman etrafında tüm kesimleri bir araya toplamaya yönelik sol ve sağ milliyetçiliklerin ortaya koyduğu bir organizasyon.

  • 2004-2005'te kurulan ulusalcı derneklerin temel konusu misyonerlikti.

  • Zirve Yayınevi'nden sonra benzer girişimler Samsun, Diyarbakır, Mersin ve İzmir'de polis tarafından engelleniyor. Ancak Hrant Dink, Rahip Santoro, Zirve Yayınevi gibi daha uzun organize Hristiyan karşıtı nefret saldırılarına göz yumuyor.

  • Santoro cinayeti sonrası, Hristiyanlık – Müslümanlık arası çatışma gibi gözükmesin diye Vatikan sessiz kaldı.