Olacaksa bir adı yokluk olsun

'Semavi dinlerin hiçbirinin nezdinde kıymeti olmayan insanlar hakkında konuşmak istiyorum. Onlardan biri olarak. Erkeğin kaburgasından, erkek için yaratıldığına inanılan. Ölümün bile eşitleyemediği iki cinsin birine mensup olarak. Ölünce dahi kendi olamayan. Ana, kız, ‘karı’, sevgili; kadın, hanım, bayan. Ve asla kendisi değil. Soyadı? Babadan.'

PIRIL NUR TEMEL

Semavi dinlerin hiçbirinin nezdinde kıymeti olmayan insanlar hakkında konuşmak istiyorum. Onlardan biri olarak. Erkeğin kaburgasından, erkek için yaratıldığına inanılan. Ölümün bile eşitleyemediği iki cinsin birine mensup olarak. Ölünce dahi kendi olamayan. Ana, kız, ‘karı’, sevgili; kadın, hanım, bayan. Ve asla kendisi değil. Soyadı? Babadan. Onunkinden vazgeçince kocadan. Gömülüyor. Ne olarak? Ana, kız, eş. Eğitiliyor mu? Yok. Pek değil. Yüzyılları aşar, evcimense makuldür. Sırtından sopanın, karnından sıpanın eksik edilmemesi gerektiğine inanılan türün geleceğini içinde bulunduğu çevre belirlerken onları romantik bir şekilde anlatmayı seçmeyeceğim.

2013’te 224 cinayet

Size 2003-2008 arasında yılda 150 ila 240 kişi arasında seyrederken 2008 itibariyle toplamda 1100’ü bulmuş ve aşmış töre cinayetlerinin mağdurlarından bahsetmeyi seçeceğim. Bianet kaynaklı habere göre 2013 yılı boyunca erkekler 214 kadını, 10 çocuğu öldürdü. Yine erkekler tarafından 167 kadın ve kız çocuğuna tecavüzde veya tecavüz girişiminde bulunuldu; 241 kadın ve kız çocuğuna şiddet uygulandı; 161 kadın ve kız çocuğuna cinsel tacizde bulunuldu. Bu sayılar, sadece kayıt altına alınmış olanlardır. Bir o kadarının daha resmi makamlarca bilinmeden gerçekleşmiş olduğunu düşünmek hiç de yersiz olmaz. Ataerkil yapının korunması bağlamında çocuk gelinler, berdeller, tecavüzcüsü korunan tecavüzler ve çoğunlukla o tecavüzlerden doğarak ataerkil yapının kökleşmesini sağlayan çocuklar yaratılıyor.

Devlet yok mudur? Var, diyorlar. Koruma talep eden kadını korumayan devlete “var” diyorlar. Varmış. Yanılıyorsunuz. Ayşe Paşalı’nın, Fethiye Gökçen’in bir devleti yoktu. Keşke olsaydı. Toplu tecavüze uğrayan çocuklara, Facebook’ta ilişki durumunu belirtmediği için kocası tarafından bıçaklanan kadına bunları yapanlar mahkemede tahrik ve iyi hal indirimleriyle cezası ödül olacak kıvama getirilirken bu tacizcilerin, ailelerin katil veya sapık üyelerinin devleti var. Devlet onları koruyor. Devlet kırmızı telefon kabı veya beyaz pantolon giymeyi tahrik sebebi sayarken de var. Cinselliği politik malzeme haline getirmek suretiyle siyasi figürler ve destekçileri doğum kontrolü, doğum ve hatta çocuk sayısı üzerinden hüküm vermeyi sürdürdükçe kadının istediği gibi yaşamak bir yana yaşayabilme şansı azalıyor.

Bakan’ın gafı

Son olarak bir adamla 11 yaşında berdel sebebiyle birlikte yaşamaya başlayıp 13 yaşında şüpheli bir şekilde ölen Kader’i tartıştığımız günlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam’ın Kader’in birlikte yaşadığı adamın ailesine “erkek tarafı” demesini tartıştık. Kadın-erkek eşitliğine inanmayan bir başbakana sahip ülkenin kabine revizyonu ile aileden sorumlu olan kişisinden beklenecek bir cümle olsa da kırıcıydı elbette. Nasıl olmasın?

Bu arada, ortalama olarak günde beş kadının öldürüldüğü Türkiye’de 2008’den beri öldürülen kadınların isimlerine ulaşabileceğimiz bir web sitesi de var. Bir web sitesinden ziyade adıyla müsemma ve her gün güncellenen bir anıt sayaç bu. Şiddetin kalıcılığının ifadesi ve kadınların varlığının da yokluğunun da nice ispatından biri.

Kategoriler

Derkenar