YETVART DANZİKYAN
HDP ile görüşmek
İktidar açısından buradaki riyakarlık elbette çok fena halde sırıtıyor ama sonuçta diyalog, her zaman diyalogsuzluktan iyidir. İşin bu kısmını, iktidar öyle istiyor diye sabah akşam HDP’ye nefret yazıları döşenen kanaat önderleri, köşe yazarları düşünsün. Ancak burada herhalde asıl olarak CHP’nin düşünmesi gereken bir durum var.
O malum dalga var mı ve o dalganın siyasetçisi kim?
Siyasette bazen toplum içinde dalgalar oluşur ve bu dalgalar kabarır. 1973’te CHP’yi iktidara taşıyan dalga, 1983’te ANAP’ı iktidara taşıyan dalga gibi. Ve her dalga, kendi siyasetçisini de yaratır. Sorumuz şu: Böyle bir dalga var mı ve bu dalganın siyasetçisi kim?
Neredeyse 2020’nin tekrarı
Evet, biliyoruz, Türkiye ve Azerbaycan kardeş ülkeler, ancak bir savaşta ne olup bittiğine, hele ki can kayıplarına toplu olarak bakmak, insanlığın gereğidir. Bu basit ilke bile, Ermenistan söz konusu olunca unutuluyor ya da önemsenmiyor.
‘Dadrian’ın mezarı’ tartışmasına dair
Agos’un, bu konu da dâhil olmak üzere hiçbir konuda sansasyon yaratan ya da sansasyona kapı açan bir çizgi izlemediğini hatırlatmak isterim. Hrant Dink ve Vahakn Dadrian ile dostluğu uzun yıllara dayanan Prof. Taner Akçam’ın konuya dair yazısını da bir ‘sansasyon yaratma’ çabası olarak görmedim
Telefonda azar gerekli miydi?
Vakıf Başkanı’nın sözlerini sorunlu bulabiliriz, ancak burada Rum toplumu içinden kavgalı olduğu kişileri kastettiğini anlamak zor değil. Rum toplumu içinde de vakıf yönetimleri konusu, aynı bizim toplumda olduğu gibi sorunlu. Gelin görün ki, burada İmamoğlu’nun kastedilmediği çok açık.
Öyleyse niye İstanbul Belediye Başkanı böyle bir azarlayıcı tona ve bu görüşmeyi basına servis etmeye karar verdi?
Adaylara bölge sınırlaması sorunu çözülmeli
Yani Samatya’da oturan bir kişi Bakırköy’e aday olamıyor, Yeşilköy’de oturan bir kişi, diyelim ki Balat’a aday olamıyor, aynı şekilde Şişli’de oturan bir kişi Kadıköy ya da Üsküdar’a ya da Adalar’a aday olamıyor. Neden? Hiçbir doyurucu yanıtı yok. Zaten 40 bin kişi kalmış bir toplumdan bahsediyoruz. Bu kadar az sayıda kalmış bir topluluğu böylesine bölmek niye?
Sınır açılacak mı?
Türkiye bütün sorumluluğu Ermenistan üzerine atarak bence işin kolayına kaçıyor. Baştan beri söylediğimi bir kez daha not düşmek isterim: Bütün bu süreçte Ermenistan’ın tereddütlerini gidermek Türkiye’ye düşüyor
Karalama yetmedi, küfür başladı
Burada apaçık bir hakaret ve küfür var. Akla şu soru geliyor: Rejim böylesi hakaret ve küfürlere sarılacak kadar zor durumda mı? Belli ki öyle.
Ekonomide kriz yokmuş gibi
Türkiye enflasyon açısından, bugün savaşta olan Ukrayna’dan bile daha kötü durumda. Bu tabloya ek olarak bir de şöyle bir veri paylaşayım: DİSK-AR’ın Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden hareketle hazırladığı 19 Mayıs’a özel Genç İşsizliği Bülteni’ne göre, Türkiye’de 2,3 milyon genç işsiz var; her dört gençten biri ne eğitimde ne istihdamda yer alıyor;
Yerevan-İstanbul arasında bir köprü
23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı, öldürülmesinin 15. yılında, Hrant Dink’in hayatını ve mücadelesini konu alan “Hrant Dink: Burada ve Şimdi” sergisini Yerevan’da açtı.